Zombiler İstanbul'da

Bölüm 86

- Yarın zaten ilk işimiz yakıt bulmak olacak.

- Ama yalının salonundaki avizeye jeneratör dayanmaz. Bize şöyle acil durumlarda kullanılan led aydınlatmalar lazım aslında onlar uzun süre dayanır.

- Ferit abi ben kulübede gördüm sanki öyle bir şey.

-  Hemen bakalım Fırat, öyle bir şey veya şu tasarruflu ampullerden falan bulabilirsek çok işimize yarar.

Hemen çeşitli araç gereçlerin bulunduğu kulübeye gitmişlerdi. Fırat doğru görmüştü, raflardan birinde iki tane uzun led aydınlatma vardı. Onların yanında ise büyük ihtimalle müştemilatta kullanılan 3 kutu tasarruflu ampul vardı.

- Bu tasarruflu ampulleri de alalım. Mutfağa bunlardan birini takarız. Bir tane de banyoya takmamız gerekir. Diğerini de bir abajura falan takar lazım olan yerlerde kullanırız.

-  Tamamdır abi, hadi gidelim yemek hazırdır.

Evin içerisinde girdiklerinde mutfağın ışığı yanıyor ve buzdolabı da çalışıyordu. Mutfaktakiler bu duruma çok sevinmişlerdi.

-  Harikasınız. Artık elektriğimizde var.

- Şimdilik var ama çok idareli kullanmalıyız. Gereksiz hiçbir yerin elektriğini açmayalım. Neyse bunu yemekte herkese anlatmamız gerekecek. Fırat şu tasarruflu ampullerden birini hemen takalım buraya.

Fırat hemen mutfaktaki merdivene dönüşebilen sandalyeyi almış ve küçük ama işini görecek olan merdivene çıkarak avizedeki ampulleri çıkarmış yerine tasarruflu ampul takmıştı. Mutfağın ışığı biraz azalmıştı ama hiç yoktan iyi olduğu kesindi.

-  Harika oldu. Şu buzdolabının ayarını da biraz düşürelim de çok enerji harcamasın.

Ferit son model çift kapılı buzdolabının da ayarlarını yapmış ve enerji tasarrufu özelliğini açmıştı.

-  Bu da tamam, hadi şu led ışıkları da salona takalım.

Ferit, Savaş ve Fırat mutfaktaki işlerini tamamlamış ve salona geçmişlerdi. Salonun karanlığını şamdanlardaki mumların ışığı biraz olsun kırıyordu.

-  Jeneratör çalıştı herhalde?

-  Çalıştı Cemal abi, dışarıdaki kulübeden de şu led ışıkları bulduk şimdi onları da takacağız.

- Bu iyi haber işte, valla her şeyimiz tamam oldu. Allah dışarıda kalanlara yardım etsin.

Ferit hemen elektrik prizlerini bulmuş ve aydınlatmaları prize takmıştı. Düğmelerini açınca hiç de fena olmayan bir ışık elde etmişlerdi.

- Çok iyi oldu Ferit bey.

- Bunlar şarjlı, biraz sonra ışıkları daha da artacaktır. Hem şarjı dolduktan sonra bunları istediğimiz her yerde kullanabiliriz.

Herkes halinden memnundu. Filiz de bu sırada yukarı Selim’i uyandırmaya gitmişti. Önce odanın kapısını çalmış fakat cevap gelmeyince kapıyı hafifçe aralayarak içeri girmişti. Oda oldukça karanlıktı ve Selim yatağında derin bir uykudaydı. Filiz kendi kendine “ Bu çocuğa da bir rahat uyku uyutmadık.” demiş ve bir an Selim’i uyandırmamayı düşünmüştü. Ama herkesin bir arada olduğu ve bir nevi kutlama olacak olan bu yemeğin en önemli katılımcısının Selim olacağı kesindi. Filiz Selim’in yatağına yaklaştı ve alçak bir sesle seslendi fakat bunun Selim’i uyandırmasına imkan yoktu. Filiz seslenirken bir yandan da Selim’i dürtmeye başlamıştı. Zor da olsa sonunda Selim’i uyandırmayı başarmıştı.

-  Ne oldu?

-  Kusura bakma Selim uyandırdım ama yemeğe oturacağız.

Selim de bir an uykuya devam etmeyi düşünmüştü ama herkesin bu yemek için ne kadar hevesli olduğunu hatırlayınca bu düşüncesinden vazgeçmişti.