Bölüm 102

10.7K 393 55
                                    

Adamlar yavaşça silahlarını indirmiş, Savaş da bunun üzerine ellerini yana indirmişti.

- Arkadaşlarım da gelebilirler mi?

-  Gelsinler bakalım.

-  Selim, gelebilirsiniz.

Selim ve diğerleri Savaş’ın olduğu tarafa geçmişlerdi. Evin bahçesindeki büyük oturma grubuna yerleşmişler ve konuşmaya başlamışlardı.

-  Biz korkmayız da size yazık olacaktı.

-  Peki önce tanışalım. Ben Selim bunlarda; Cemal abi, Fuat abi, Ferit Abi ve Savaş. Biz İstanbul’dan kaçarak buraya geldik ve bir yanınızda bulunan yalıya yerleştik.

-  Şu büyük yatla mı geldiniz?

-  Evet o yatla geldik. Sizin isimleriniz nedir?

-  Benim adım Abbas, bu Cemil ve bu da İsmail.

Adamların üçü de son derece iri yarıydı. Abbas kırk beş yaşlarında, Cemil ondan biraz daha küçük ve en iri yarıları olan İsmail ise yirmili yaşların ortasındaydı.

-  Siz bu evin sahibi misiniz?

-  Nerde o günler, burası Mahmut beyin evidir biz de onun korumalarıyız.

- Mahmut bey burada mı?

- Buradaydı. Koruduğumuz adamı ve karısını öldürmek zorunda kaldık. Mahmut bey hastalanmaktan çok korkar. Bu aşı da çıkar çıkmaz doktoru kendisine ve karısına aşıyı yaptı. En yakın iki korumasına da aşıyı yaptırdı.

- O iki korumayı da?

- Mecbur onları da öldürdük. O gece Mahmut beyle karısı evdeydi. Erkenden odalarına çekildiler, bahsettiğim yakın korumaları onun katında durular biz de aşağıda dururuz. Biz aşağıda televizyona bakıyorduk ki yukarıda bir şangırtı koptu. Biz hemen silahlara davranıp yukarı koştuk. Bir baktık bizim iki arkadaş canavar gibi bir şey olmuş. Ne oluyor demeye kalmadan üstümüze saldırdılar önce bir tokat attım bunlara baktım durulacakları yok nerdeyse beni ısıracaklar mecbur bacaklarından vurdum. Ama heriflerin yine duracağı yok. Bu bizim İsmail televizyon seyretmeye bayılır. Dedi ki Abbas abi bunlar zombi olmuş kafalarından vurmak lazım, baktım olacak gibi değil birini ben diğerini de Cemil kafalarından vurduk. Sonra hemen Mahmut beyin odasına koştuk. Açtık kapıyı ne görelim onlar da aynı korumalar gibi olmuş. Ben vurmayalım dedim ama İsmail bu işin kurtuluşu yoktur abi mecbur vuracağız deyince Mahmut beyle karısını da vurduk. Sonra bunları arka bahçeye gömdük. Sonra düşündük baktık şu anda buradan güvenli yer bulamayız, burada kaldık. Evde bir de hizmetçi kızla aşçı var.

- Peki aileleriniz falan yok mu?

- Benim ve Cemil’in hanımla çocukları yaz diye köye göndermiştik. İsmail’i daha evlendirmedik onun anası babası da memlekette, inşallah bizimkilerin başına bir iş gelmemiştir.

- Umarım. Siz de burada kalmakla en doğru kararı vermişsiniz. İstanbul cehennem gibi, burası yine daha iyi üstelik el ele verirsek bu adayı zombilerden temizleyebiliriz.

- Nasıl olacak o?

- Öncelikle bu sıradaki bütün yalıları kontrol edip güvenliğini sağlayacağız ki kontrol etmediğimiz sadece yandaki yalı kaldı. Sonra adayı taramaya başlayacağız ve kurtulanları buralara yerleştirip, güvenli bir bölge oluşturacağız. Gücümüz arttıkça adanın tamamını kontrol edip zombilerden temizleyeceğiz.

-  İyi bir plana benziyor.

İsmail heyecanla konuşmuş ama Abbas’ın kendisine ters ters baktığını görünce hemen susmuştu.

Zombiler İstanbul'daWhere stories live. Discover now