GECE GÜNEŞİ | SADECE BENİM OLSAN?

4.7K 297 176
                                    

"Nasıl içiliyor bilmiyorum." Nehir gülerek kolunu omzuma koydu ve burnuma dokundu.

"Pamuk şeker misin sen?" Bu söylediğinde gülerken canım pamuk şeker çekmişti.

Kenan yanımıza oturup önümüzdeki küçük masaya malzemeleri yerleştirdi. Tepsiyi yana bırakıp ellerini birbirine sürttü ve bize döndü.

"Hiç içmedin mi tekila?"

"Hayır." diyerek Yiğit'e kaçamak bir bakış attım.

"İstersen içme kanka."

"Denemek istiyorum."

"Çok çarpar ama."

"Olsun..." diyerek beklentiyle Kenan'a baktım.

"Elinin üstüne tuz döküyorsun, tuzu yalıyorsun shotı atıyorsun ardından limonu yiyorsun." Başımı anladığımı belirtir bir şekilde salladığımda Kenan bardaklara tekila koydu.

"Yudum yudum içme, tek at" Dedi Nehir ciddi bir şekilde. Yudum yudum içsem ne olurdu ki? Viski öyle içiliyordu sonuçta... Bir bildikleri vardır diyerek tek atmaya karar verdim.

Herkes elinin üstünü yaladığında ben şaşkınca onlara bakıyordum. Niye kendilerini yalıyorlardı?

Sonra yaladıkları yere tuz döktüklerinde kafamın üstünde bir ampul yandı. Cidden çok saftım!

Ben de elimin üstünü ıslatıp tuz döktüm. Hepimiz bardakları aldık. Ortada çarpıştırdıklarında ben de bardağımı onlara çarptım.

Hadi bismillah.

Tuzu yalayıp gözlerimi kapattım ve shotı diktim. Boğazım deli gibi yanarken kusmamak için kendimi zor tutuyordum.

"Ay! Öleceğim galiba." Kahkaha atıyorlardı.

"Limon ye." Hemen masadan limon alıp emdim ve arkama yaslandım. Boğazımdan mideme kadar yanıyordum. Limonu emdiğimde ise mide bulantısı direkt geçmişti. Açıkçası hoşuma gitmişti.

"Hadi hadi, bekletme!" Dedi Nehir bardakları doldururken.

Yine ve yine...

Bu kaçıncı shotımızdı bilmiyordum. Açıkçası... Uçuyordum! Tekila beni çok çarpmıştı, alkol oranı oldukça yüksek olmalıydı.

"İyi misin Nil?" Dedi Nehir çaprazca sırıtırken. Baş parmağıyla iyiyim işareti yapıp ona döndüm.

"Yamuldum." Gür bir kahkaha atıp saçlarını omzundan geriye attı. Yiğit Volkan'ın yanındaydı, sanırım aralarında bir şeyler olmuştu. Başımı tartamıyordum, gözlerimi bile açık tutamıyordum!

Aklıma Evran geldiğinde gözlerim irileşti, onu tamamen unutmuştum! Evde konuştuğumuzdan beri hiç yazmamıştım, beni öldürecekti.

Hızlı bir şekilde telefonumu açıp WhatsApp'a girdim, bir sürü mesaj atmıştı.

"Fotoğrafım nerede benim?"

"Ama neden atmıyorsun, merak etmiştim."

"Nil, neredesin?"

"Harika, başa döndük!"

"Çıkarken yazsaydın bu kadar merak etmezdim."

"Nil yaz artık, endişelenmeye başlıyorum."

Dudağımı dişleyip mesajları okurken ekranı yamuk gördüğümü fark ettim. Başımı Nehir'in omzuna koyup klavyeye bastım.

"Şiştt şişt sakin ol, sinirlerine hakim ol."

GECE GÜNEŞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin