KIŞ GÜNEŞİ | "AND NOW"

1.7K 154 69
                                    

Çok büyük acılar yaşadık, eminim ki hepinizin aklı orada can çekişen ve kaybedilen insanlarda. Az çok demeden hepimiz bir şeyler yapmaya çalışıyoruz ve dua ediyoruz. Bu acının tarifi yok. Hepimize, en çokta oradaki insanlara geçmiş olsun...

Kendimi anca toparlayabildim. Size verebileceğim en güzel şey bir bölümle aklınızı biraz olsun meşgul etmek ve iyi hissettirmek.

Sınır 160 oy 275 yorum, sizi seviyorum iyi okumalar <3

Bölüm şarkısı James Arthur- İmpossible
Evran söylerken açabilirsiniz :))

Evran Civan'dan devam:

Salona geçtiğimizde her şey hazır görünüyordu. Korkudan deli gibi atan kalbim ve soğuk soğuk terlemiş ensem bana pek yardımcı olmazken sakinleşmeye çalıştım. Eğer ben sakinleşmezsem Nil daha çok telaşlanırdı ve şu an bu olabilecek en kötü şey olurdu.

Onu bir şey olmadığına ikna etmem zor olmuştu çünkü bir şey olmadığına ben kendim inanmıyordum.

Bacaklarım titrerken koltuğun önüne yere oturup sırtımı yasladım. Büyükçe bir sehpanın etrafında toplanmıştık. Herkes sessizdi ve belli ki ortada neler döndüğünü anlamaya çalışıyorlardı.

"Evran," dedi Nil korkakça. "İyisin, değil mi?"

İyiydim ve iyi olacaktım. Buna inanmam gerekiyordu, en önemlisi ise Nil'i inandırmak istiyordum çünkü onu, kendimden bile çok önemsiyordum. Ve üzülmesini istemiyordum.

"İyiyim güzelim, gayet iyiyim." Dedim dudaklarıma yerleştirdiğim gülümsemeyle.

"Hastaneye gidelim Evran, normal değil o." Dedi telaşla. Gözleri hızlı bir şekilde yüzümde dolaşırken çoktan a planından z planına kadar düşündüğünü fark ettim.

"Devam ederse gideceğim, söz." Dedim sanki başka çarem varmış gibi.

"Neler oluyor?" Dedi Umut bir şeyler anlamışçasına.

"Önemli bir şey yok, Nil-"

"Kalbi ağrıdı bir anda." Dedi Nil sözümü bölerken.

Umut'un bakışları beni bulurken gözlerimi kaçırdım. O biliyordu. Senelerdir arkadaştık ve hastanede geçirdiğim zamanlarda bile yanımdaydı.

"Evran-" diye söze başladığında hızla araya girdim.

"Hadi ama, bir şey yok. Artık yılbaşı kutlamalarına başlayabilir miyiz?" Nil'in bunu öğrenmesini istemiyordum. Umut verdiğim sinyali anlamış olacak ki bana daha sonra konuşacağız der gibi baktı.

Nil'in bakışları benden ayrılmazken rahatça gülümsedim ve kendime bira açtım.

"İçmesen mi?" Dedi Nil. Yarısına kadar diklediğim birayı sehpaya bırakarak ona döndüm.

"Güzelim, rahat olur musun?" Olamıyordu, bana bir şey olacak diye korkuyordu ve bu korkusu gözlerinden bile okunuyordu.

Nasıl hissettiğini iyi biliyordum çünkü ben de Nil'e her baktığımda böyle hissediyordum.

GECE GÜNEŞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin