KIŞ GÜNEŞİ | UMUT VE NEHİR'E!

3K 158 49
                                    

"Evlenmeden olmaz." Dedim gülerek.

"Evlenmeden olmaz, öyle mi?" Dediğinde başımla onayladım. Evran'ın eli karnımdan aşağı inip kasıklarımda durduğunda titrek bir nefes aldım. Gözlerini gözlerime çevirdi ve dudaklarını ıslattı.

"Sana evlenme teklifi ettiğimde hiçbir şey söylemeden kaçmıştın. Hatırlıyor musun?" Bunu söylerken elini biraz daha aşağı indirmişti ve ben elini düşünmekten dediklerini doğru düzgün anlayamıyordum. Zorlukla yutkunup konuştum;

"O zaman farklıydı... Hem, Yiğitle kavga ettiğimiz gün sen bana evlenme teklifi etmeyecek miydin?"

"Bilmem, edecek miydim?" Diye muzipçe konuştuğunda gözlerimi kıstım. Benimle oyun mu oynuyordu?

"O zaman sözümün arkasındayım, evlenmeden olmaz." Dediğimde Evran kısık bir sesle gülüp kulağıma yaklaştı ve içimi titretecek bir şekilde konuştu;

"Bu gece üstüme atlayacaksın."

"Çok beklersin." Diye mırıldandım heyecanla. Geceyi bile beklemeyeceğim...

"İçeceksin, sarhoş olacaksın. Tenin ısınmaya başlayacak, canın beni isteyecek..." Evran muzip bir sesle konuşurken bir yandan da parmak uçlarını kolumda gezdiriyordu.

"Hayır, öyle bir şey olmayacak." Dediğimde tekrar güldü.

"Göreceğiz..."

"Bence gece üstüme atlayan sen olacaksın." Oyuna katılmaktan zarar gelmezdi. Kaybedeceksin Nil...

"Emin misin?" Derken eli biraz daha aşağı inmiş, hafif bir hareketle kadınlığıma dokunmuştu. Dudaklarımı birbirine bastırıp gözlerimi kapattım.

"Eminim." Evran bir anda geri çekildi. Gözlerimi açtığımda sırıtmasıyla karşılaştım. Çok güzel sırıttığından haberi var mıydı? Evran burnuma dokunup lavaboya girdiğinde ellerimi yanaklarıma bastırıp heyecanımı atlatmaya çalıştım.

"Oyun da oynarmış..." diye mırıldanıp bavuluma yöneldim.

Ne olursa olsun bunu benim kazanmam gerekiyordu.

Akşam olduğunda hep beraber bahçeye çıktık. Akşama kadar Evranla bakışıp durmuştuk, ortada iddia olması ikimizi de heyecanlandırıyordu ve ikimiz de kazanmak istiyorduk.

Masada Tekila vardı. Limonlar dilimlenmiş, tuz tabaklara konulmuştu. Volkan shot bardaklarını ayarlayıp tekilayı açtı. Havuz ışıklandırılmıştı ve çok güzel görünüyordu.

"Ay içelim hadi!" Dedi Nehir heyecanla. Umut gülerek bir kolunu Nehir'in sandalyesine attığında hafifçe gülümsedim.

Volkan shot bardaklarına tekilayı koyduktan sonra bardakları önümüze koydu ve tekilayı masaya bıraktı. Evranla bakışlarımız birleştiğinde elindeki shot bardağını hafifçe sallayıp kaşlarını kaldırdı.

Kazanacağını biliyordu tabi!

"Bunu oyun eşliğinde mi yapsak?" Dedi Yiğit. Herkes onayladığında doğruluk, WhatsApp ve shot oynamaya karar vermiştik.

"Evet, ben başlıyorum! Evran, sana soracağım. Doğruluk mu WhatsApp mı?" Dedi Yiğit sırıtarak.

"Doğruluk." Dedi Evran ve arkasına yaslanıp bir bacağının bileğini, diğer bacağının dizine attı. Bu hareketi oldukça etkileyici gelmişti gözüme. İddiayı unutma Nil! Daha adamın oturuşundan etkileniyorsun nasıl kazanacaksın iddiayı?

"Amerika nasıldı? Mutlu muydun?" Evran'a baktığımda başını olumsuzca iki yana salladı.

"Bok gibiydi. Nilden uzaktım ve yaşadıklarımı sindirmem uzun zaman aldı." Yiğit başıyla onayladığında Evran bakışlarını Nehir'e çevirdi.

GECE GÜNEŞİWhere stories live. Discover now