11

3.7K 194 14
                                    

Sabah uyandığında her yeri, özellikle de başı, ağrıyan Ilgaz acıyla inleyerek elini kafasına götürdü.

"Ay,"dedi fısıltıyla. "Ölüyorum."
Gözünü zar zor açmaya çalıştı. Tanımadığı bir odada olduğunu fark ettiğinde korkuyla ayağa fırladı.
"Burası da neresi?"dedi telaşla. Etrafına göz gezdirip yavaşça odadan çıktı.
Dün ne olmuştu böyle? Hiçbir şey hatırlamıyordu. Üstü giyinik olduğuna göre korktuğu bir şey yaşamamıştı.
Kocaman ve tanımadığı bir evdeydi.
Korka korka merdivenleri indiğinde tanıdık sesle yutkundu.
"Günaydın uyuyan güzel, öğleden sonra üç ve işe gitmedin bu gün. Patronun duyarsa çok kızacak."
Ilgaz kaşlarını çatarak adama yaklaştı. "Ben neden buradayım?"

Salvatore güldü. "Dün o kadar çok içmiştin ki seni evine götürmek istediğimde evim yok ki dedin. Adresi söylemeyince ben de bildiğim bir adrese getirdim seni."

Yutkundu Ilgaz.
Ona farklı bakan adamın gözlerindeki anlamı çözmeye çalıştı.

"Bunun vicdan azabıyla yaşamayacağım."dedi Salvatore sonra. "Dün sürekli olarak beni öpmeye çalıştın. Seni sekiz kere ittim ancak tshirtini çıkarınca daha fazla dayanamadım ve seni tatmin ettim. Korkma birlikte olmadık, sadece öpücüklerin olduğu bir sevişme yaşadık."

Gözlerini dehşete düşmüş gibi sonuna kadar açan Ilgaz çığlık attı. "NE!"
Omuz silkti genç adam.
Ilgaz yutkundu ve zaten ağrıyan başına on kat daha ağrı girince gözleri doldu.
"Ben de insanım Ilgaz."

Genç kız utancından kırmızı ve tonlarına girerken kendisine içinden binlerce kez küfür etti. Kendisine vurmak istiyordu. Göz yaşları yanaklarından usulca akarken daha fazla ayakta duramayacaktı.
Koltuğa sarsak adımlar atarak oturdu.
Ona yaklaşmak için adım atan adama eliyle dur işareti yaptı. "Allah'ım ne oluyor bana!?"dedi kafasını havaya kaldırarak. "Yirmi yedi yıldır yapmadığım şeyleri bir hafta da yaptım! Allah'ım sen aklımı koru!"

Salvatore tek kaşını kaldırıp kızı inceledi.
Boynunda morluklar vardı ve kolunda da. Çapkınca güldü. Dün yaşadığı güzel anları hatırlamak bile ona zevk veriyordu.

Bu kıza aşık falan değildi ya da sevmeye başlamamıştı ancak bildiği bir şey vardı ki kesinlikle deli gibi arzuluyordu.

"İçki içme."dedi sertçe. "Yanında ben değil bir başkası olsaydı bakireliğin giderdi."

"Sus."dedi Ilgaz utançla. Elleriyle yanaklarını sildi.
Salvatore onu dinlemedi.
"Ama dayanıklı miden varmış. Ben kusmanı bekledim, kusmadın."

Ilgaz öfkeyle adama baktı. "Sana sus dedim."

Gülümsedi Salvatore. "Ben de sana kimseden emir almam dedim."

Ilgaz ofladı. "Sana teşekkür mü etmeliyim, küfür mü bilmiyorum."diye mırıldandı.
"Dün zevkten delirirken küfür ediyordun, bugün teşekkür-"
Cümlesi yüzüne çarpan yastık ile kesildi. Yastığı tutarak,"Normal biri yapsa onu bu yastıkla boğardım."diye homurdandı ve yanına koydu. "Ancak müstakbel karım yapınca elim kolum bağlı."

"Ben dün yaptığım ve yaşadığım şeylerle ilgili konuşmak istemiyorum."dedi Ilgaz titreyerek. "Lütfen sen de konuşma."

Gülümsedi Salvatore. "Lütfen,"diye mırıldandı. "İşte böyle. Lütfen kelimesi sihirli gibi."

Kafasını salladı. "Pekâlâ dün unutuluyor, öyle bir gün yaşanmadı."arkasına yaslanarak kızı inceledi.
Saçı dağılmış, dudakları kırmızı ve göz altları şişmişti.
Boynunda ve bir çok yerinde damgası vardı.
Tanrım, fazla seksi duruyordu.

Boğazını temizleyerek doğruldu Salvatore. "Aç mısın?"diye sordu mutfağa giderken.
Ilgaz iç çekti. "Midem çok kötü. Bir şey yiyebileceğimi sanmıyorum."

HiçWhere stories live. Discover now