Güzel Bir Bölüm

552 46 27
                                    

Ben sizin satır arası yorumlarınız için yazıyorum bölümleri,
Siz birkaç basit kelimeyi bana çok görüyorsunuz 😭

**

"Evinizde ne kadar çok çocuk var böyle,"diye mırıldandı Carl.

Ilgaz kafasını salladı,"Bunu kocama anlat."dedi. "Üç tane daha istiyormuş beyfendi. Kırk olmadan birkaç tane daha yapalım diyip duruyor."

Salvatore kucağındaki bebeğin kulaklarını gözlerini belerterek kapattı. "Ne diyorsun Ilgaz sen?!"

Bebek anlar da küser diye korkmuştu. Oğluna eğildi ve yanaklarını öptü. "Öyle bir şey yok adaş, anne çıldırmış."

Bebek gülümsedi.
Leonardo,"Anne sakın."dedi. "Dört tane kardeşim bir tane ikizim var. Türkiye'deki arkadaşlar şaşkınlık geçiriyor."

Salvatore kaşlarını çattı,"Sıçarım ağızlarına Türkiye 'deki arkadaşlarını Leo, dellendirmesinler beni."

Ilgaz,"Salvatore!"diye kızınca genç adam karısına döndü. "Ilgaz bir baksana benim ateşim mi var?" Kafasını yanında oturan kadına iyice yaklaştırdı ve bir elini bebeğin kulağından çekip kızın bileğini tuttu. Ilgaz elini alnına götüren adamın ne yapmaya çalıştığını anlayamadı.
"Bayılacak gibi hissediyorum, kendimde değil gibiyim. Ne dediğimi bilmiyorum. Az önce ne dediğimi hatırlamıyorum."

Carl ve Dawson güldü. Gustavo,"Salvatore 'yi ilk defa bu kadar rahat görüyorum lan."dedi şaşkınlıkla.

Dawson,"Ben onun her bokunu gördüm be,"diye konuştu böbürlenme gibi hareketleriyle.

Salvatore kaşlarını çatarak arkadaşına baktı,"Congratulazioni stupido,"karısının elini öptü, dikleşerek bebeği yere indirdi.

Ilgaz önündeki çikolatalı pastaya uzanarak,"Projeniz bitmedi değil mi?"diye sordu.

Alan ve Alfred,"Valla Ilgaz,"dediler aynı anda. "Sen gelene kadar bitti sanmıştık."

Henry güldü,"Gerzekler. Ilgaz bunlar normalde üçüz biliyor musun?"

Ilgaz gözlerini belerterek,"Ciddi mısınız, ya çok iyi."dedi. "Ay bende hep üçüz doğurmak isterdim." Sonra aklına kaybettiği çocukları gelince,"Ama nasib olmadı."diye iç çekti.

Salvatore karısının beline elini yavaşça koydu, onu kendisine yaklaştırıp göğsüne yaslattı. Ne kadar üzüldüğünün farkındaydı.

Alfred ve Alan,"Diğer karde-"

Dawson küfür etti,"ŞUNU YAPMAYI KESİN ARTIK, ANLADIK! BİRBİRİNİZİN KOPYASISINIZ, SÜREKLİ AYNI ŞEYLERİ AYNI ANDA SÖYLEMEK ZORUNDA DEĞİLSİNİZ, DELİRİYORUM AMINA KOYAYIM!"

Alan ve Alfred gözlerini belerterek çarprazlarında oturan arkadaşlarına döndüler,"Sen çıldırmış olmalısın."dediler yine dalga geçer gibi aynı anda.

Dawson,"Siktirin gidin."diye homurdandı. "Çıldırmamak elde değil."

Gustavo Daisy'i ,"Güzel kız biliyor musun benim de senin gibi dünya güzeli bir kızım var."dedi.

Yaşam babasına,"Baba."dedi.
Salvatore kafasını ona hiç çevirmedi. yaşam tekrar,"Babbaaa,"dese de bile isteye oralı olmadı.

Ilgaz kafasını kaldırıp kocasına baktı,"Yaşam seni çağırıyor."

Salvatore fısıldadı,"Biliyorum, duymazlıktan geliyorum. Arkadaşları ile yat turu yapmak istiyor. Enrique diye bir yavşak var, kızımla beraber çok geziniyormuş korumalardan duyduğum kadarıyla. Sikerim o Enrique denilen veledi. Bu yaşta kudurmuşlar."

HiçTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang