Hiç

19

Salvatore yanında oturan kızın kokusunu içine çekerken gülümsedi. Bundan bir ay önce biriyle sevgili olacağını söyleseler güler geçerdi ancak şimdi Ilgaz'ı ve onu nasıl mutlu edebilir düşünmekten kafayı yiyordu.
Ilgaz oflayarak kafasını adamın göğsüne koydu. "Uykum geldi."dedi. "Çok gürültülü olmasına rağmen o kadar sıkıcı ki."

Salvatore kızın çenesine elini götürüp kafasını kaldırdı.
"Dans edebilirsin."dedi dudaklarına yaklaşıp nefesini yavaşça ona üfleyerek.
Ilgaz gülümsedi. "Sen de etsen?"

Salvatore kızın dudaklarına eğilip onu öpmeye başladı. Ilgaz elini adamın saçına atarak iyice kendisine çekti. Salvatore kızın çenesinde ki elini beline götürdü.
Dudaklarını o kadar şefkatli öpüyordu ki Dawson şaşırmıştı. Ilgaz dilini adamın diline hafifçe değdirip geri çekildi. Salvatore öpücüklerini kızın boynuna yönlendirdiğinde huylanmıştı. "Dans eder misin Salvatore?"

Salvatore kızın boğazını hafifçe ısırıp,"Hayır."dedi. Kızın üstünde kendi tshirtini görmek onu ilginç bir şekilde mutlu hissettirmişti.
Tshirti tutarak,"Çok yakışmış."dedi ve elini içine sokarak çıplak belini okşadı.
Ilgaz,"Herkesin içinde fazla ileri gitme."diye uyardı onu.
Salvatore tekrar kafasını kaldırarak kızın dudaklarına eğildi.
Ilgaz öpüşlerine karşılık vermeye çalıştı ancak adamın arzusuna yetişemedi.

Sonunda nefesleri kesildiğinde Ilgaz utanmıştı. Adam çok ama çok tutkulu öpmüştü onu.
"Ben dans etmeye gidiyorum."dedi ayağa kalkıp. Salvatore ayağa kalkan kızın elini tutarak dudaklarına götürdü. "İçki içmek yasak haberin olsun."dedi.
Ilgaz utanarak elini çekti. "Tamam."

Salvatore,Dawson'a baktı. "Gelmedi."dedi.
Dawson iç çekti. "Elbet gelecek."

"Ben her gün buraya gelemem. İşim gücüm var."

Dawson güldü. "Şirketin batar diye nasıl korkuyorsun."
Kaşlarını çattı. "Bu işi tek başına halledeceksin Dawson. Adamlarım sana yardım edecek ancak benim bu kadar boş vaktim yok."

Dawson ofladı. "İyi yönünden bak, yenge ile dışarı çıkmış oldun."

Gülümsedi genç adam. Kafasını çevirerek dans pistinde onu aradı.
Genç kızın yanında bir adam görünce kaşlarını çattı.
Ilgaz ile kahkaha atıyorlardı.
Dawson Salvatore'un sinirle baktığı yere döndü.
"Ilgaz ne çabuk arkadaş edinebiliyor böyle."diye dalga geçti.
Salvatore öfkeli gözlerini ona çevirince kısa bir an korkup çenesini kapalı tuttu.
Tutmasaydı büyük ihtimalle dayak yerdi.
Salvatore ellerini yumruk yaptı ve derin bir nefes aldı.

Ilgaz'ı izlemeye devam etti. Gereksiz bir yakınlaşmada büyük kavga çıkaracaktı.
Ilgaz'ın sevimli kahkahası ile daha fazla duramadı ve ayağa kalkarak piste ilerledi.
Dawson ardından güldü. "Tanrı sonunda çarptı bu pezevengi."dedi kendi kendine. "Sonunda insani bir duyguya sahip."
Ilgaz ona öfkeyle yaklaşan Salvatore gelince gülümsedi. "Gel."dedi onu yanına çekerek.
Salvatore kızın beline elini atarak kendisine çekti ve karşısındaki adama baktı.

"Merhaba."dedi sert bir şekilde.
Ilgaz adamı tanıştırdı. "Bu nişanlım, bu da az önce tanıştığım Bruno."

Bruno iç çekti. "Adamım aşırı ateşli bir nişanlın var."

Salvatore kaşlarını havaya kaldırarak,"Ne dedin sen?"dedi.

Bruno yakınlaşarak kızın yanağından makas aldı. "Çok seksi, güzel ve komik."

Ilgaz utanarak teşekkür etti. Salvatore sinirle kızın belini sıkınca şaşırarak ona baktı Ilgaz.
Bruno susmuyordu. İçki ve aldığı yabancı maddeler onu fazla rahatlatmış olmalıydı. "Nişanlım burada demese net yatağa atmak için canımı verirdim."