Hiç

2.Sezon 80.Bölüm

Salvatore gece dediği gibi geç gelmişti.
Yatak odasına girerken çıkarttığı kravatını bir kenara fırlattı ve uyuyan karısına baktı.
Soyunurken ondan alamadı gözlerini.
Bir kedi gibi kıvrılmış ufak ufak nefesler alıyordu genç kız. Çok tatlıydı. En azından genç adam için.
Siyah pijama altını giyinerek üstüne kısa kollu t-shirt geçirip gerindi.
Yorucu bir gün olmuştu.
Yavaşça karısına yaklaştı. Yatağa uzandığı gibi çöken döşekle gözlerini kırpıştırdı genç kız. "Geldin mi?"diye mırıldandı uyanırken.
Salvatore gülümseyerek ona döndü. "Geldim."

Ilgaz kocasına yaklaşarak kafasını göğsüne yasladı. "Seni beklerken uyuyakaldım. Özür dilerim."

Salvatore kızın yaralı kolunu okşayarak,"İyi yaptın."diye fısıldadı.

Ilgaz kafasını kaldırıp adamın yüzünü inceledi. "Mutlusun, iyi mi geçti?"

Salvatore tebessüm ederek kafasını salladı. "Çok iyi geçti."

"Öyle mi?"

Salvatore güldü ve kızın dudaklarına eğilip ufak bir öpücük kondurdu. "Hiç iki yüz doksan milyon lirayı aynı anda gördün mü?"

Ilgaz gülerek kafasını iki yana salladı.
Salvatore,"Bende ilk defa gördüm."diye fısıldadı. "Bir odayı kaplıyor, taşımak için kamyon getirttik. Çizgi filmlerdeki o para içinde yüzme sahnesini yapmamak için kendimi zor tuttum."
Ilgaz kıkırdadı. "O zaman bizi ailecek güzel bir yemeğe çıkartmaya ne dersin?"

Salvatore burun büktü. "Üzgünüm tüm parayı harcadım."

Ilgaz kaşlarını çattı. "Ne yaptın o kadar parayla?"

Sustu adam. "Sürpriz," diye fısıldadı ve gözlerini yumdu. "Yarın görürsün."

Ilgaz kızsa da sustu. "Yine de bizi yemeye çıkar. Paran yok gibi davranma. Hâlâ milyardersin."

Salvatore güldü. "Tamam istediğin yemek olsun güzelim, nereye gidelim?"

Ilgaz,"Onu sonra düşünürüz."dedi ve esnedi. "Hadi iyi geceler."

**

Salvatore karşısından gelen kel korumasına şaşkın bir sinirle baktı.
"Ne oldu senin saçlarına lan?"dedi merakla.
Mark iç çekerek elini keline götürdü. "Kazıttım ağabey."

Diğer korumalar çok gülmüştü. Bu nedenle biraz çekiniyordu genç adam.
"Sebep?"

Mark yutkundu. Kelini okşamayı keserek,"Yenge sinirlenince saçlarıma yapışıyordu ağabey."dedi, iç çekti. "Bende sıfıra vurdum."

Salvatore duyduklarıyla gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı.

"Ilgaz'dan mı korktun sen şimdi?"diye sordu gülerek.

Mark çekindi. "Maalesef ağabey,"

Salvatore merakla,"Boyu o dediğin şeye nasıl yetiyordu??"dedi. "Sen iki metresin, o bir altmış."

"Zıplıyor ağabey."

Salvatore daha fazla tutamadı kendini ve kocaman gülümsedi. "Tövbe yarabbim ya."
Ilgaz telefonuna bakarak bahçeye çıktı ve kocasına doğru ilerledi.
Önüne bakmayı kısa bir an kesip kafasını kaldırdığında gördüğü manzarayla kocaman gülümsedi. "Mark n'aptın böyle kendine." Kahkaha atası geldi ama sustu. "Kafanda yusyuvarlakmış. Oyş."

Mark utanınca Salvatore,"Hadi git."dedi.
Ilgaz yanına gelince şakayla karışık kızdı. "Korumlarıma hayatı neden zindan ediyorsun?"

Ilgaz anlamadı. "Ben ne yaptım ya?"