Hiç

2.Sezon 34.Bölüm

Linda merdivenlerden inerken kucak kucağa öpüşen evli çift ile gülümsedi.
Çok güzellerdi.
Birbirlerine çok iyi geliyorlardı. Ağabeyi karısını gerçekten de sevgiyle öpüyordu, aşırı narin davranıyor ve tutkusunu en ufak hareketiyle bile belli ediyordu.

Onlar fark eder diye seslenmemişti ama ağabeyi karısını duvara yaslayıp işi derinleştirdiğinde boğazını temizleyerek,"Günaydın."dedi.
Salvatore durup alnını kızın alnına yaslayarak gözlerini yumdu.
Ilgaz'ın kokusunu bir kere daha içine çekti ve yavaşça kucağından indirip ayaklarını yere bastırdı.
Bedenlerini uzaklaştırırken tuttuğu elini öptü. "Günaydın Linda."

Linda telefonunu kaldırıp salladı. "Babam sabaha kadar mesaj atmış. Hepsi de seninle ilgili. İyi mi, sinirli mi diye. Sen neden sinirlisin?"

Salvatore Linda'nın oturduğu koltuğa ilerleyerek karşısına geçti. "Benim milyon dolarlık işlerimin içine ettiler."diye mırıldandı.

Linda merak etti. "Kaç milyon dolar?"

Salvatore homurdandı. "Kırk yedi."

"Oha."

Herkes şaşkın bir nidayla konuşan Ilgaz 'a bakınca genç kız utandı.

"Üzgünüm, kafamda Türk lirasına çevirmek bende adettendir. Çevirince,"yutkundu. "Çevirince sıfır sayısına-"

Salvatore,"Tamam sus."dedi. Gülesi gelmişti ancak gülmek istemiyordu. Ilgaz konuşmaya devam ederse büyük ihtimalle gülerdi. Gülmek istemiyordu.

Salvatore,
Gülmek,
İstemiyordu.

Ilgaz göz devirdi. Linda derin bir nefes alıp,"Gece kötü bir şey olmadı değil mi?"diye sordu.

Salvatore sinirle ellerini yumruk yaptı. "Olmadı." Dişlerini sıkarak,"Ama sen babama benim iyi bir halde olduğumu söylemeyeceksin."dedi. Linda anlamadı. "Neden?"

Salvatore kollarını göğsünde birleştirip kaslarını şişirdi. "Sorgulama, sadece uygula."

Linda kafasını salladı. "Ne yazayım?"

Salvatore,"Ağabeyim kendisini odaya kapattı de."diyerek Ilgaz'ı göğsüne çekti. "Kimseyi içeriye almıyor diye de ekle."

Linda telefonunu çıkarıp babasına yazmaya başladı. Yazarken de dışarıdan okuyordu. "Baba ağabeyim çalışma odasından çıkmıyor, içeri girmek istediğimde beni kovdu."

Ilgaz kocası onu şekilden şekile sokup kucağına çekince,"Salvatore ben oyun hamuru değilim."dedi.

Salvatore ne kadar çok istemese de gülümsedi. "Sen benim stres topumsun."

Ilgaz kaşlarını çattı. "Bugün bende geleceğim senle, ne halt yiyorsan."

Salvatore anlamayarak,"Sebep?"diye sordu. "Tehlikeli yerlere gidiyorum Ilgaz, ne bok yemeye geliyorsun hayırdır?"

Ilgaz adamın karın kaslarına vurup,"Anlamıyorum ya bu işlerden, bir yerden başlamam lazım anlamaya değil mi? "Dedi.

Salvatore oflayarak,"Hayır gelmiyorsun."dedi.

Ilgaz gülümsedi. "Kesinlikle geliyorum."

"Bu konuyu uzatma. Asla gelmeyeceksin."

**
"Bak yakışıklı,"diyerek emniyet kemerini taktı genç kız. "Asla asla deme."

Salvatore küfür etti. "Beni nasıl kandırdığını anlamadım bile,"

Ilgaz güldü. "Buna zekâ diyorlar cicim."

Salvatore direksiyonu tek eliyle çevirirken homurdandı. "Zeki olduğun belli, benim gibi bir adamı bile kandırıp kendine aşık ettin."

Ilgaz yüzünü buruşturarak,"Sen beni kandırdın asıl."dedi.