86

1.5K 103 10
                                    


New York'a gittikleri gibi Ateş'ten gelen aramayı bıkkınlık içinde açtı Salvatore.

"Ne var?"

Ateş keyifle,"Ilgaz'ı al bize gel. Müthiş bir adam getirdim."dedi.

"Niye size geliyoruz?"

"Yalan makinesi ustası getirttim. İsrail'den. Sorular hazırladık, Kenan Eşsiz'e soracak. Sen de Ilgaz'a sor. Ben Çağla'ya soracağım."

Salvatore tek kaşını kaldırıp düşündü. "Tamam, akşam yedide sizdeyiz."dedi ve telefonu kapatarak önündeki dosyaya odaklandı.
Saçları dağınıktı. Yorulmuştu. Aniden İstanbul'a gidince şirkette bir sürü şeyi yarım bırakmış olduğu için tonlarca iş vardı.

Kapısı çalınca,"Girme!"diye bağırdı.
Ilgaz ofladı.
"Bir kere de gir dese şaşıracağım."diye kendi kendine homurdanarak masasına doğru gitti.
Salvatore karısının sesini duymuş ancak ne dediğini anlamamıştı.
Gülümseyerek işine devam etti.

"Bu aptal mutahitlerle başımız dertte."diye mırıldandı ve kalemini alarak notlarını yazmaya başladı.

**

"Nereye gidiyoruz?"diye sordu Ilgaz merakla.
Salvatore,"Ateş çağırdı."dedi. Genç adamın teklifini gerçekten cevabını merak ettiği şeyler olduğu için kabul etmişti ve şimdiden cevaplarını merak ediyordu.

Ilgaz,"Yemek mi yiyeceğiz?"diye sordu.
Salvatore,"Hayır, Ateş bir yalan makinesi ustası getirtmiş. Sorular soracağız."dedi. "Sende düşün istersen  sormak istediklerini."

Ilgaz anlamamıştı ancak daha fazla soru sormadı.
Evin otoparkına arabayı park ederlerken Ilgaz,"Sana soracağım değil mi?"diye sordu.
Salvatore,"Herkese."dedi.

Eve girdiklerinde Uraz ağlıyordu.
Çağla sinirle Kenan'a bakıyor Kenan da kendisini savunuyordu. "Çağla nereden bileyim yenilince ağlayacak?"

Ateş gülerek,"Hoş geldiniz!"dedi ve koltuktan kalkarak masada bilgisayar ile ilgilenen Yosef'in yanına gitti.
"Hazır mı sistem?"

Yosef kafasını salladı. "Hazır Ateş."

Salvatore ayakta durmuş,"İlk kim?"diye sordu.
Ilgaz koltuğa oturup Eşsiz ile sohbete girmişti bile.
Kenan ise hala susmayan Uraz'ı ikna etmeye çalışıyordu.

"İlk Eşsiz!"dedi Ateş keyifle. "Eşsiz kalk. Aleti takacağız."
Kenan merakla masaya giderek baş köşeye oturdu.
Eşsiz oflayarak ayağa kalktı. "Sorun bakalım."

Ilgaz güldü. "Makineye gerek yok ki o yalan söyleyebilecek kadar kurnaz değil."

Salvatore və Ilgaz yan yana oturmuşlardı. Karşılarında Ateş ile Çağla vardı. Eşsiz masanın en ucunda bir yanında Yosef diğer yanında da Kenan vardı.

İlk önce Yosef kuralları anlattı. Cevapları evet veya hayır olacak şekilde sorular sormak gerekiyordu. Kenan atıldı. "İlk ben sorabilir miyim?"

Herkes onay verince Kenan boğazını temizleyerek,"Bu odada ki en yakışıklı erkek ben miyim?"

Eşsiz güldü. "Bu nasıl soru ya?"

Salvatore göz devirdi. Gerçekten de çok saçma bir soruydu.
Ilgaz,"Makineye gerek yok, halini görmüyor musunuz? En yakışıklı Kenan değil demek bu."diyince Kenan şaşkınlıkla,"Sus kız."dedi.

Eşsiz boğazını temizleyerek,"Cevap veriyorum."dedi. "Evet. En yakışıklı sensin."

Kenan merakla Yosef'e baktı. Ilgaz Salvatore'a,"Yalan söylüyor."diye fısıldadı.
Salvatore karısına dönerek,"Güzelim, sessiz."dedi keyifle.
Ilgaz'ın bu istekli hali hoşuna gitmişti.
Yosef Kenan'a bakarak,"Yalan."dedi. Gülümsemesini bastırmaya çalışıyordu genç adam.
Kenan şaşkınlıkla,"Eşsiz!"diye bağırdı. Eşsiz utandı. Ilgaz keyifle,"Demiştim."diyerek arkasına yaslandı. Salvatore güldü.
Kenan,"En yakışıklı Ateş mi?"diye sordu merakla.

HiçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin