71

1.7K 111 30
                                    


Amerika'ya kazasız belasız geri döndüklerinden beri Ilgaz'ın midesi çok bulanıyordu.
Yine bir gün yemek masasında aldığı kokuyla midesi ağzına gelen genç kız koşarak lavaboya gitmiş ve ne var ne yok hepsini çıkarmıştı.
Ağzındaki acı tatla hüzünlü bir şekilde masaya geri geldiğinde Salvatore kızı endişeyle inceledi. Birkaç gündür bu kusmalar devam ediyordu.

Ilgaz karşısına geçip oturduğunda Salvatore boğazını temizledi ve acaba tarih tekerrür mü ediyor diye düşünerek kıza,"Sevgilim acaba hapları almayı unutmuş olabilir misin?"diye sordu.

Ilgaz kaşlarını çatarak düşündü. "Hamile olamam."dedi mırıldanarak. "Olmamalıyım." Endişeliydi.

"Neden?"

"Çocuklarım çok küçük!"

Salvatore gülümsedi. "Hapları unuttuğun oldu mu?"

Ilgaz yutkundu. Hatırlamıyordu. Ofladı. "Bilmiyorum ki, ama eğer hamileysem," gözleri doldu birden. "Çocuklarım çok küçük Salvatore!"

Salvatore,"Bir şey olmaz sevgilim."dedi. Ayağa kalkıp kızın tarafına gitti ve yanına geçip oturdu.
Genç kızı kolları arasına alarak,"Neden ağlıyorsun?"diye sordu.
"İki tane çocuğum var zaten, minicikler. Altı aylık bile değiller." Burnunu çekerek yüzünü adamın göğsüne gömdü. "Başka çocuk istemiyorum."
Salvatore güldü. Kızın saçlarına öpücükler kondurup,"Gidip test almamı ister misin?"diye sordu.
Ilgaz adamı kafasını sallayarak cevapladı.
"Gitme ama. Söyle alsınlar."
Salvatore,"Tamam."diye mırıldanarak kızdan ayrıldı ve ayağa kalktı.
Dış kapıya giderek hızla açtı ve oradaki korumalara tüm markalardan hamilelik testi almalarını istedi.

Geri kızın yanına gittiğinde Ilgaz koltuklara geçmişti.
"Güzelim?"diye sordu yanına gidip oturarak. "Salvatore ben eğer hamileysem çocuğu doğurabilir miyim bilmiyorum."dedi Ilgaz dürüst bir şekilde.
Salvatore kaşlarını çattı. "Sebep?"

Ilgaz omuz silkti. Genç adam yanına geçip oturunca ona doğru dönerek,"Nasıl yoruluyorum görmüyor musun?"diye sordu hüzünle "Bazen biri yatıyor biri yatmıyor, biri yiyor biri yemiyor, biri gaz sancısı çekiyor diğeri hastalanıyor. Eğer hamileysem ki umarım değilimdir, hamileyken bu tempoya ayak uyduramam."

Salvatore kızın göz yaşlarına uzanıp yanaklarını usulca sildi. "Ilgaz, güzelim lütfen böyle yapma."

Ilgaz dudak büktü. "Çok yoruluyorum Salvatore."

"Ben varım."dedi Salvatore. "Ben yardımcı olurum."

Ilgaz ofladı. "Bilmiyorum,"dedi. Önüne dönerek mırıldandı. "Cansın'a desem acaba gelir mi?"

Salvatore gülümsedi."Okul öncesi öğretmeniydi değil mi o? Dilersen çağıralım. Ona da güzel bir okul açarız, o bize yardımcı olur biz de ona."
Ilgaz düşündü. Kafasını kaldırıp adama baktı tekrar. "Olur."dedi. "Ama kabul eder mi bilmiyorum."

Salvatore gülümsedi. "Eder."dedi. "Hadi sen sil gözünün yaşını. Hamileysen üzülmek yok. Evimiz çok büyük. Bir sürü odamız var, içlerini doldurmamız lazım değil mi?"

Ilgaz adamın bu haline dayanamayarak gülümseyince Salvatore kızı tutup kendisine çekti ve sımsıkı sarıldı. "Seni seviyorum."dedi güzellikle. Ilgaz adamın kucağına geçip oturdu. "Ben sürekli hamile mi kalacağım böyle?"diye sordu kocasının yakışıklı yüzünü inceleyerek. Salvatore tebessüm etti. "Ben en az beş çocuk istiyorum."

Ilgaz gözlerini belerterek,"Saçmalama ya!"diye kızdı. Genç adam kahkaha atarak kızı kendisine çekti ve dudaklarına yapıştı.

**

HiçWhere stories live. Discover now