33

2.9K 167 31
                                    

Elizabeth karşısında oturan kızı çatık kaşlarla izliyordu.
Salvatore ablasının kötü bakışlarını fark ettiği için Ilgaz'a karşı hissettiği koruma duygusu birden bin katına çıkmış yemekte kızın yanına oturmuştu. Sol tarafında kaldığı için sol elini kızın bacağına güven vermek adına koymuştu.
Ilgaz diken üstündeydi. Ablası tıpkı Zeynep Hanım'a benziyordu ancak Zeynep Hanım gibi şefkatli bakmıyordu.

Önündeki karidesi midesi bulana bulana yedi genç kız. Ablası deniz ürünlerini çok sevdiğinden menü baştan sona denizle alakalıydı.
Ilgaz daha fazla yapamıyordu. Salvatore'a yaklaşarak,"Yiyemiyorum."diye fısıldadı. Salvatore kızın alnına bir öpücük kondurup,"Yemek zorunda değilsin."diye karşılık verdi.
Ilgaz gözlerini mutlulukla açıp,"Gerçekten mi?"diye sordu. Salvatore gülümsedi. "Evet. Canın ne istiyorsa söyle. Aşçı yapar."
Ilgaz'ın canı şu anda hiçbir şey istemiyordu. Karides ve yengeçin o lanet ettiği tadı tüm iştahını kaçırmıştı. Önüne dönerek düşündü. "Bir şey istemiyorum."dedi sonra adama bakarak. Adam kaşlarını çattı. "Yiyeceksin Ilgaz, aç kalamazsın."

Ilgaz biraz sonra çalışanların getirdiği deniz taraklı ilginç ve adını bilmediği yemeğin kokusuyla yüzünü buruşturdu. "Ay,"diye hayıflandı. Ağzına gelen midesiyle ayağa kalkıp tuvalete yöneldi.
Ablası iğrendi. "Sevgilin yemeği zehir etti bana."dedi ayağa kalkan adama.
Salvatore durup ablasına şaşkınlıkla baktı. "Sebep?"diye sesini yükseltti.
Ablası burnunu havaya kaldırarak umursamazca konuştu.
"Midesi bulana bulana yedi benim de midemi bulandırdı. Hiç karides yemediği ne belli."

Salvatore ablasının dediklerine inanamıyordu. "Kız hamile farkında mısın?"diye kızdı. Robert oğluna hak verdi. "Baba sen uğraşırsın değerli kızınla, ben Ilgaz'a bakmaya gidiyorum. Sizleri de anlamıyorum hamile olan Ilgaz, Elizabeth'e hazırlık yapmışsınız şaka gibisiniz!"
Salvatore bağıra çağıra Ilgaz'ın yanına gitti.

Kardeşi gidince annesine öfkeyle baktı Elizabeth. "Kız, bize karşı kışkırtıyor bunu."dedi. "Yemekte fısır fısır sabahtan beri. Belli ki menüyü benim için hazırlamanızı çekemedi."

Zeynep kızını ayıpladı. "Aaa! Elizabeth nasıl sözler onlar öyle ya!"

Robert karısına hak verdi. "Ilgaz senin düşündüğün gibi bir kız değil. Ben duydum ayrıca oğlumun kulağına dediklerini. Yiyemiyorum dedi sadece."
Elizabeth güldü. "Bak işte dediğim gibi. Yemeğin benim için hazırlanmasını kaldıramadı."
Robert sabır çekti Linda ise ablasının bu haline üzüldü. "Abla yapma böyle, Ilgaz abla çok tatlı bir kız."

Ablası sesini yükselterek elindeki çatalı hızla bıraktı. "Şuna kız diyip durmayın, küçülsün de cebime girsin! Yirmi yedi yaşında farkında mısınız?!"

Robert sabır üstüne sabır çekmeye devam ederken Zeynep kaşlarını çattı."Elizabeth, gerçekten kızacağım sana."

Elizabeth göz devirdi. "Doğruları duymak hiçbirinizin hoşuna gitmedi sanırım."

Salvatore alt kattaki banyoya giren kızın yanına giderek,"İyi misin?"diye sordu şefkatle.
Ilgaz ablasının arkasından dediği her şeyi duymuştu.
Kulakları her zaman çok iyi duyardı.
"Ablan benden nefret etti."

"O sadece beni kıskanıyor."diye geçiştirdi Salvatore. Kızın yüzünü yıkamasına yardım ettikten sonra havluyla kuruladı ve dudaklarını öptü.
Ilgaz gözlerini yumdu. "Bana yaşlı dedi."dedi.
Salvatore güldü. "Yirmi yaşında duruyorsun. Boş ver onu."

Ilgaz adamın sert göğsüne sarılıp karizmatik kokusunu içine çekti. Kalp atışlarını dinleyerek derin derin nefesler aldı. Salvatore ona huzur veriyordu.

Genç adam kızın saçlarını okşadı ve kendisinden biraz uzaklaştırıp yanaklarını öptü. Genç kız birden tüm benliğiyle adamı öpmek istedi ve parmak ucuna çıkarak dudaklarını birleştirdi.
Genç adam kızın davetini keyifle kabul ederek kızı kapıya yasladı ve ellerini beline yerleştirerek öpücüklerine tutku dolu karşılıklar vermeye başladı.
Alt dudağını kendisine çekip ayrıldıktan sonra alınlarını birleştirdi ve fısıldadı.
"Gel gidelim, sana adam akıllı yemek hazırlasınlar."

HiçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin