İmparator, Laura'nın Rahsta'ya hakaret ettiğine tanık oldu. Oldukça kaotik ve heyecanlı bir sahneydi.
Laura ve diğer nedimeler İmparatora selam vermek için hemen eteklerini kaldırdılar ama Sovieshu, onlara şeytani bir bakış attı. Sovieshu'yu daha önce sarayda birkaç kez görmüştüm bu yüzden onu tekrar selamlamak yerine ona baktım. (Bahsettiği şey şu, eğer önünde diz çökmeniz gereken yani sizden daha yüksek rütbede olan birini gün içinde daha önce görüp diz çöktüyseniz daha sonra tekrar gördüğünüz o soyluya diz çökmek zorunda değilsiniz)
Sovieshu, Laura'ya baktı ve ardından Rashta'ya geri döndü."Tanrım."
Sovieshu içini çekti. Rashta'nın gözleri ıslaktı, muhtemelen şaşkınlıktandı ve onu zavallı, korkmuş bir hayvan gibi gösteriyordu.
"Ağlama."
Onu sakinleştirme çabalarına rağmen göz yaşları akmaya başladı.
"Ağlama dedim."Sesindeki anlayışsız tona rağmen Rashta durmadı. Sovieshu'nun sıradan ve soğuk tavırlarından korkmuyormuş gibi davranıyordu. Ona bakmaya devam ettinm. Rashta ağlamaya devam ettiğinde Sovieshu beni şaşırtarak altın işlemeli bir mendil çıkardı ve gözyaşlarını sildi. Mendili uzattığında o kadın elini mendile uzatmadı ve ağlamaya devam etti. Sovieshu iç çekerek yüzünü kendisi sildi.
"Ele avuca sığmazsın."
Sesinde bir endişe vardı ve yüreğimin bir köşesi yeniden zonkladı. Hayır, doğaldı... bu çok doğaldı. Kendime Kontes Eliza'nın sözlerini hatırlattım, nedimelerime beni takip etmeleri için talimat verip arkamı döndüm.
"Hadi gidelim, bacaklarım ağrıyor."
Sovieshu'nun bir cariyesinin olmasını engelleyemezdim ama onları izlemem için bir sebep yoktu. Nedimelerim de hızla beni takip etti.
"Bekle, dur."
Daha birkaç adım bile atmadan Sovieshu bana seslendi. Önce Rashta, şimdi de o mu? Sovieshu, Laura'ya baktı ve onu parmağıyla gösterdi.
"O hizmetçini bana bırak, İmparatoriçe."
"Ne için?"
"Onu bırak."
"O benim nedimem. Önce bana nedenini söylemelisin."
Laura'nın ten rengi soldu. Ayrıca düşüncelerimin arasında uğursuz bir rüzgarın estiğini hissettim.Laura'yı Rashta'ya söylediklerinden dolayı cezalandırmazdı, değil mi? Laura'nın davranışı tam olarak örnek teşkil etmese de, İmparatoriçe'nin nedimesiydi. Öte yandan Rashta henüz bir metres değildi, hatta daha düşük rütbedeki bir soylu bile değildi. Hatta muhtemelen kaçak bir köleydi. Sovieshu'nun Laura'yı cezalandırması, Laura'yı toplumdaki herkesin önünde küçük düşürecektir.
Beni de küçük düşürür, İmpratoriçeyi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Remarried Empress (Yeniden Evlenen İmparatoriçe) TÜRKÇE ÇEVİRİ
Historical Fiction''Boşanmayı kabul ediyorum.'' Sovieshu yarı rahatlamış, yarı pişman bir ifadeyle bana baktı. Maskaralık mı yapıyordu, yoksa samimi miydi? Şu ana kadar iyi bir meslektaş ve mükemmel bir imparatoriçeydim. Hiç kavga etmemiştik; ta ki o onu getirene kad...
