Navier hemen Wilwol'a gideceğini söylemişti ama Sovieshu gittiğinde onu yakalayamamıştı. Kendisine eşlik etme teklifini reddettiği için hayal kırıklığına uğramıştı ama o uzaktayken halletmesi gereken birkaç şey daha vardı.
"Vikont Roteschu nerede?"
"Güney sarayında tedavi görüyor."
"Kötü durumda mı?"
"Hayır."
"Çok iyi. Onu bana getir."
Sovieshu, Vikont Roteschu'yu çağırdı ve ona Rashta ile olan ilişkisi hakkında sorular sordu. Vikont onu kurtaranın İmparator'un adamları olduğunu bilecek kadar akıllıydı. İmparator'un Kosair'e ne söylediğini zaten bildiğini varsayarak haykırdı ve itiraf ettiğini tekrarladı.
Ancak Sovieshu'nun tepkisi soğuktu.
"Yani bebeğini saklaması karşılığında Rashta'ya şantaj yapıyordun."
"Hayır, Majesteleri!"
"O halde Rashta neden seninle ilgilenmeye devam etsin? Senden kaçacak kadar nefret ediyordu."
Vikont Roteschu, Sovieshu'ya baktı ve İmparator'un da Rashta'nın geçmişini saklamakla aynı derecede ilgilendiğini fark etti. Vikont, İmparator'un bunu aşktan mı yoksa Rashta'nın bebeğine hamile olduğu için mi yaptığından emin değildi ama tutumu açıktı. Vikont Roteschu hızla düşüncelerini gözden geçirdi ve bir yalan söyledi.
"Leydi Rashta benimle ilgileniyor çünkü onun bebeğini ben büyütüyorum."
Başını eğdi ve olabildiğince mütevazı görünmek için omuzlarını topladı.
"Elbette ona yardımcı olmak istedim ama şantaj? Asla öyle bir şey değil. Bizim ilişkimiz... yani daha çok bir anlaşmaya benziyor."
Sovieshu gözlerini kıstı. Vikont Roteschu'nun sözleri gerçeklerle uyumlu görünüyordu. Rashta vikontun ziyaretlerini saklamaya çalışmazdı ve hatta bebeğinin saçından bir tutamı bile saklamıştı. Her yeni keşifle birlikte vikontun sözleri kulağa daha da inandırıcı geliyordu.
Vikont Roteschu, Sovieshu'nun artık ondan şüphelenmediğini düşündüğünde rahat bir nefes aldı, ancak İmparator'un soruşturması bitmemişti.
"Rashta'nın köle satışı belgesi nerede?"
"Ne?"
"Kosair'e bundan bahsetmiştin."
Bunu duymuş muydu? Vikont şaşkınlıkla irkildi, Sovieshu ise ona soğukkanlılıkla baktı.
İmparatorun "Neden onu yok etmeden sakladın?" diyeceğinden endişeleniyordu. ve onda hata bulan Vikont Roteschu hızla yere kapandı.
"Belgeyi, Bear Şirketi'ne bıraktım ve muhtemelen Lord Kosair onu almak için oraya gitmiştir."
***
Vikont Roteschu ile görüşmesinin ardından Sovieshu, Kosair'i Trovi malikanesinde bizzat ziyaret etti.
Kosair ikinci kattaki odasında kilitli kalırken şaşırtıcı derecede sessizdi. Dışarı çıkmasına izin verilmemesine rağmen kendisine yemek servisi yapıldı ve odaya küvet getirtildi. Sovieshu'nun adamla uzun süre sohbet etme niyeti yoktu ve hemen konuya girdi.
"Sürgün edileceksin."
Kosair ve Navier'i çocukluğundan beri tanımasına rağmen Sovieshu'nun, Navier'ın ağabeyi ile hiçbir zaman iyi bir ilişkisi olmadı.
Kosair, Sovieshu'nun açıklamasına şaşırmış gibi bakmadı. Aslında Kosair bunu soğuk bir alaycılıkla yanıtladı.
"Küçük oyuncağının ne halt olduğunu biliyor musun?"
"Her şeyi duydum, tebrikler."
Sovieshu, Kosair'in kışkırtmasına boyun eğmedi, bu da Kosair'in öfkesini daha da artırdı.
"Tebrikler mi?"
"Eğer sen adım atmasaydın geçmişte ne olduğunu bilemeyecektim."
Sovieshu normal bir şekilde konuştu ve odanın etrafına baktı.
"Rashta'nın köle belgesi nerede?"
"Eh, tek kulağı ve kocaman ağzı olan adam hakkında bir önsezim vardı ama dili ne kadar hafifmiş."
"Yumrukları ve aklı hafif olan biri bile sana tercih edilir."
Sovieshu gülümsedi. Kosair soğuk gözlerle ona baktı ve sırıtışına karşılık verdi.
"Elbette."
Sovieshu, Kosair'in tavrındaki ani değişiklik karşısında kaşlarını çattı ve bunun nedeni çok geçmeden anlaşıldı.
"Belge, Bear Şirketi'nden geldi ama şövalyelerinizden biri ona el koydu."
Sovieshu ona şüpheyle baktı ama Kosair neşeyle devam etti.
"Elbette senin emrin altında olduğunu sanıyordum ama tepkine bakılırsa bu doğru değil, değil mi?"
Güldü ve kollarını iki yana açtı.
"Burayı aramaktan çekinme. Gerçekten o belge bende değil.''
"..."
Sovieshu, Kosair'e sert bir bakış attı ve Marki Karl'a belgeyi bulmasını emretti. Ancak her yeri aradıktan sonra belge hiçbir yerde bulunamadı. Bear Şirketi'ne adamlar da gönderildi ve Kosair'in gerçekten de belgeyi aldığını doğruladılar.
Sovieshu kollarını kavuşturmuş bir şekilde oturma odasındaki kanepeye otururken adamlar konağı yeniden taradılar. Ancak adamlar ne kadar araştırsa da bir sertifika bulunamadı. Sovieshu'nun öfkesi büyümeye başladı. Belgenin gitmesiyle Rashta'nın gelecekte köle olduğundan şüphelenilme potansiyeli var.
'İmparatoriçe mi yaptı?'
Sovieshu, Navier'in Kosair'in evinde alıkonulduğunu olaydan yalnızca birkaç saat sonra bildiğini hatırladı. Şövalyelerin çoğu Navier'e sadıktı. Rashta'dan hoşlanmadığı için belge kendi elinde olsa bile ona asla vermezdi.
Sovieshu'nun kaşları şüpheyle çatıldı.
'Hazır İmparatoriçe yokken adamlarıma İmparatoriçe'nin odasını aratacağım.'
Sovieshu malikaneden eli boş ayrıldı ama gitmeden önce Trovi çiftiyle konuştu.
"Dük Trovi, Düşes Trovi. Oğlunuzun bebeğimi öldürmek için elinden geleni yaptığını biliyor musunuz?"
"Dün duyduk."
"İmparatoriçe'nin hatırı için resmi olarak ailenizi suçlamayacağım. Ama Kosair bu nedenle ülkeden sürgün edildi."
Dük Trovi, İmparator'un muhafızları tarafından olaydan haberdar edilmiş olmasına rağmen, ağır cezayı duyunca tökezledi. Düşes, kocasını desteklemek için dükün kolunu tuttu ve Sovieshu'ya baktı.
Sovieshu'nun gözlerinin Navier'inkilere benzerliğini görünce kalbi tekledi ama kararlı bir şekilde devam etti.
"Kosair'in sürgündeyken Doğu İmparatorluğu'nda hiçbir yasal yetkisinin olmadığını ve sınırlarını geçer geçmez hapse atılacağını unutmayın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Remarried Empress (Yeniden Evlenen İmparatoriçe) TÜRKÇE ÇEVİRİ
Historical Fiction''Boşanmayı kabul ediyorum.'' Sovieshu yarı rahatlamış, yarı pişman bir ifadeyle bana baktı. Maskaralık mı yapıyordu, yoksa samimi miydi? Şu ana kadar iyi bir meslektaş ve mükemmel bir imparatoriçeydim. Hiç kavga etmemiştik; ta ki o onu getirene kad...
