Bu korkunç adam idam edilebilir miydi? Bu mümkün müydü? Rashta'nın gözleri titredi. Sovieshu'nun onu konuşturmaya mı çalıştığını yoksa içten mi davrandığını bilmek zordu. Ama eğer gerçekten ciddiyse neden bunu Vikont Roteschu ilk ortaya çıktığında yapmamıştı?
'Bu bir yalan olmalı.'
"Rashta."
Sovieshu dikkatlice adını tekrar söyledi.
"Birisi seni sakladığın bir şey yüzünden tehdit ediyorsa lütfen bana söyle. Bir kez tehditlere sürüklenmeye başladığınızda bunun sonu gelmez."
Rashta sarsılmıştı. Ya ona gerçeği söylese? Zaten onun bir köle olduğunu biliyordu ve geçmişine rağmen onu kabul etmişti. Belki ona geçmişte başka bir adamdan çocuğu olduğunu söyleseydi...
'Hayır.'
Rashta bu düşünceyi bastırdı. Nazik ve kibar olduğunu düşündüğü Alan'ı hatırladı. Alan, aşkı uğruna her şeyden vazgeçmeye hazır görünen bir adamdı ancak Rashta'yı en son anda terk eden de Alan'dı.
Sovieshu farklı olabilir ama sadece bu varsayımla her şeyi riske atmak istemiyordu.
"Rashta'nın saklayacak hiçbir şeyi yok Majesteleri."
"Bu doğru mu?"
"Elbette."
Rashta bir kahkaha attı. Ancak Sovieshu'nun ifadesi hala katıydı.
"Majesteleri...?"
Ona huzursuzca baktı. Yalan söylediğini biliyor muydu? Parmaklarıyla saçının bir tutamını kenara itti ama hâlâ endişeli görünüyordu.
"Majesteleri, Rashta kesinlikle iyi. Suçluluk duyacak bir şey yok."
Rashta kendini tekrarlayana kadar Sovieshu nihayet başını salladı.
'Peki Vikont Roteschu'yu kim araştırıyor?'
İmparatoriçe mi, yoksa başka bir soylu mu? Rashta yumruklarını sıktı.
Düşmanı kim olursa olsun onun sırrını bulamayacaklardı. Rimwell malikanesinde hamile kaldığında, Vikont Roteschu utanç içinde ve utanarak, yabancıların onun hakkında bilgi sahibi olmasını önlemek için onu kilit altına aldı. O sırada acı ve sıkıntıya neden olsa da, sırlarını yalnızca birkaç kişinin bildiği anlamına geliyordu. Sadece Vikont Roteschu, Alan ve Ribetti'yi dikkatle izlemesi gerekiyordu.
"Majesteleri, lütfen Vikont Roteschu'yu boşuna suçlamayın."
Rashta ellerini birleştirdi ve geniş gözlerle Sovieshu'ya baktı.
"Eğer Rashta yüzünden sebepsiz yere kendisinden nefret ediliyorsa, Rashta bu suçluluk duygusuna dayanamaz."
"Peki. Endişelenmeye gerek yok belli ki."
Sovieshu rahatlamış bir gülümsemeyle Rashta'nın omzuna dokundu ve arkasını döndü.
"Bekleyin, Majesteleri."
Onun gidişini izlerken ayağa kalktı ve doğrudan arkasına yaklaştı. Sovieshu ona baktı ve Rashta gözlerini yeniden genişletti.
"Majesteleri, Rashta'yı yatırabilir misiniz?"
Sovieshu'nun güvencesini almasına rağmen birisinin geçmişini ortaya çıkarmaya çalıştığı bilgisinden hâlâ endişeliydi. Sovieshu'nun onu rahatlatmasını istiyordu.
"Özür dilerim, Rashta."
Saatine baktı ve hemen cevap verdi.
"Korkarım yapamam. Yapacak işlerim var."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Remarried Empress (Yeniden Evlenen İmparatoriçe) TÜRKÇE ÇEVİRİ
Historical Fiction''Boşanmayı kabul ediyorum.'' Sovieshu yarı rahatlamış, yarı pişman bir ifadeyle bana baktı. Maskaralık mı yapıyordu, yoksa samimi miydi? Şu ana kadar iyi bir meslektaş ve mükemmel bir imparatoriçeydim. Hiç kavga etmemiştik; ta ki o onu getirene kad...
