133. Bölüm

296 38 1
                                    

Yaklaşık bir saat sonra Rashta, Sovieshu'nun yanında uyuyakaldı. Bir hizmetçiye yastık getirmesini söyled, ve sessizce odadan çıkmadan önce yastığı onun başına dayadı. Normalde onu yatağına taşırdı ama bugün bunu yapmak istemedi. Bebeğinden ayrıldığı için Rashta'ya acıdı ama ona yalan söylediğini bildiğinden isteksizdi.

Koridorun kapısını açtı ama yatak odasına dönmek yerine etrafına baktı.

"?"

Bu bir serap mıydı? Tanıdık bir koku havada asılı kalmış gibiydi. İmparatoriçe'nin çok sevdiği gül banyosunun kokusuydu bu. Bir an düşündükten sonra Sovieshu, Vikontes Verdi'yi ve hizmetçileri çağırdı.

"İmparatoriçe ziyarete geldi mi?"

"Onu görmedik Majesteleri."

Sovieshu başını salladı ve İmparatoriçe'nin orada olmadığını düşünerek oradan ayrıldı. Karanlık koridorda ilerlerken Marki Karl'ın ona günün erken saatlerinde söylediklerini hatırladı.

"Neden İmparatoriçe'ye planınızı önceden söylemiyorsunuz? Eninde sonunda onu görevine geri getirmeyi planlasanız bile, yaptıklarınızdan dolayı şaşıracak ve incinecek.''

"Yapabilseydim, yapardım."

Sovieshu dilini şaklattı. Navier'in yıkılmaz gururunu ve aynı zamanda Rashta'nın bebeğine karşı sevgi eksikliğini çok iyi anlıyordu. Navier, Sovieshu'nun hoşlanmadığı bir bebeği korumak için onu terk etmesini kabul edemezdi.

***

Görüşüm önümde yüzüyordu ve kulaklarımda tuhaf bir çınlama vardı. Ayaklarımı hareket ettirmeye odaklandım. Sırayla sol, sağ, sol, sağ ama bacaklarım beni zar zor taşıyabiliyordu. Nihayet odama varıncaya kadar birkaç kez durup duvara yaslanmak zorunda kaldım. Pencere kenarına oturdum ve duyduklarımı hatırladım.

 Pencere kenarına oturdum ve duyduklarımı hatırladım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sovieshu... Sovieshu, Rashta'yı imparatoriçe yapmaya söz vermişti.

Benden boşandıktan sonra Rashta'yı imparatoriçe yapacaktı.

Göğsüm öyle ağrıyordu ki nefes almak acı veriyordu. Arkama yaslandım, elim kalbimin üzerindeydi.

Sovieshu'nun benden boşanmaya çalışmasını hiçbir zaman bir seçenek olarak düşünmemiştim. Aşk için evlenmediğimiz ve son zamanlarda Rashta yüzünden kavga ettiğimiz doğruydu ama aramızda arkadaşlık denebilecek bir şey yok muydu?

Kafa kafaya verip ülkeyi güçlü kılmayı planladığımız o günlere ne oldu? Biz bir çifttik, peki bu adama bir anda ne oldu? Ağabeyimin Rashta'dan ve bebeğinden hoşlanmaması Sovieshu'yu bu kadar korkutuyor muydu? Boşanırsak bana ne olacak?

Büyük Dük Kaufmann'ın sözleri aklıma geldi. Sovieshu'dan boşanırsam artık imparatoriçe olamam. O zamanlar sözlerinin saçma olduğunu düşünmüştüm ama şimdi Sovieshu gerçekten benden boşanmak istiyordu...

Remarried Empress (Yeniden Evlenen İmparatoriçe) TÜRKÇE ÇEVİRİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin