Dük Elgy gider gitmez Sovieshu bana döndü.
"Sanırım artık her şey açık. Batı Krallığı'ndan bir adam, Rwibt'ten bir başkası ve Blue Bohean'dan bir başkası. Açıkça görülüyor ki yabancılara karşı bir sempatin var, değil mi?"
Çılgın spekülasyonları geri döndü. Bu mevzunun kapanacağını umuyordum.
Sovieshu kaşlarını çattı ve dükün geri çekildiğini işaret etti.
"Benim dışımda diğer erkeklerle pek tecrüben yok. Tatlı bir dille konuşması onun iyi bir adam olduğu anlamına gelmiyor."
Aksine, Dük Elgy açık sözlü bir adamdı ama Sovieshu'yu düzeltmek yerine ona şaşkın şaşkın baktım.
"Peki iyi bir adam nasıl bir adamdır, İmparator?"
"..."
Eğer vicdanı olsaydı kendisi söylemezdi.
Ancak Sovieshu'nun vicdanı yoktu.
"Ben mi söyleyeyim?"
Gerçekten mi?
Ona kaşımı kaldırdım ve iç çekerken ifadesi hoşnutsuz bir hal aldı.
"Her neyse, davranışlarına dikkat etmeni istiyorum.
"O halde ben-"
"?"
"Ülkemizden yakışıklı, genç bir erkek arayacağım."
Sessizce bana baktı, sonra "Evet" diye mırıldandı ve gitti.
İç çektim. Sovieshu'nun kafasında ne olduğunu anlayamadım. Rashta'yı getirmesi onun için önemli değildi ama İmparatorluk çiftinin başka sevgilileri olduğunu mu duymak istemiyordu?
"Majesteleri, beni mi arıyordun?"
Elimi şakaklarıma bastırdığımda, bakan aceleyle banyodan çıktı.
"Üzgünüm. Sindirim sistemim son zamanlarda çalışıyor."
"Bu iyi."
Tekrar ofise döndük ama konsantre olmakta zorlandım ve sonunda toplantıyı kısa kestim.
"Yarın tekrar konuşuruz. Bugün biraz dinlenelim."
"Oh, çok iyi."
"Ben de pek iyi konsantre olamıyorum, bu yüzden endişelenmeyin."
Bakan gittikten sonra kollarımı kavuşturup oturdum ve masanın üzerindeki belge yığınına baktım. Sovieshu, bugün yine 'Sovieshu' gibi davranmıştı...
Peki Dük Elgy ne demek istiyordu? Prens Heinley yıllardır neyi planlıyordu? Bir plan mı?
"..."
Prens Heinley'e sormam lazım. Dük Elgy'yi buraya çağırmıştı ama yine de ikisi de birbirleri hakkında aşağılayıcı sözler söylüyordu.
...Garipti.
*
*
*
"Majesteleri, bu iyi hissettiriyor mu?"
"..."
"Majesteleri. Bu iyi mi?"
"..."
"Majesteleri?"
Rashta, Sovieshu'nun tekrarlanan sorularına cevap veremeyince onun omzuna masaj yapmayı bıraktı. Başını omzunun üzerine eğdi ve irkilen Sovieshu başını yana çevirerek dudaklarının neredeyse birbirine değmesine neden oldu. Rashta gülümsedi, yanağını hafifçe öptü ve ona sarıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Remarried Empress (Yeniden Evlenen İmparatoriçe) TÜRKÇE ÇEVİRİ
Historical Fiction''Boşanmayı kabul ediyorum.'' Sovieshu yarı rahatlamış, yarı pişman bir ifadeyle bana baktı. Maskaralık mı yapıyordu, yoksa samimi miydi? Şu ana kadar iyi bir meslektaş ve mükemmel bir imparatoriçeydim. Hiç kavga etmemiştik; ta ki o onu getirene kad...
