"Gerçekten boşanıyor musunuz Majesteleri?"
"Öyle bir şey söylemedim."
Sovieshu'nun yüzü belirginleşmişti. Mark, Karl ciddi bir ifadeyle odadan çıktı ve yaklaşık on beş dakika sonra elinde bazı belgelerle geri döndü. Başrahip'ten gelen boşanma başvurusuydu bu.
Sovieshu başvuruyu masasının ortasına koydu, kalemini mürekkep hokkasına batırdı ve kağıda baktı. Marqki Karl şimdi bile Sovieshu'nun fikrini değiştireceğini hararetle umuyordu.
"..."
Ama hiçbir değişiklik olmadı. Kalemin ucu kağıdın üzerinde duruyordu. Beyaz kağıda bir damla siyah mürekkep düştü ve Sovieshu hemen boşanma nedenlerini yazmaya başladı. Kosair Lilder Trovi'nin Rashta'yı hamileyken nasıl ittiğini, Vikont Roteschu'yu nasıl kaçırıp saldırdığını ve Rashta'nın ebeveynleri gibi davranmaları için soylu bir çifte nasıl rüşvet verdiğini yazdı. Sovieshu, Kosair'i sürgüne göndererek her şeyi bitirmeye çalıştı ama adam daha sonra Rashta ve bebeğinin peşine düşmeye devam etti. Sovieshu'nun rahmindeki o zavallı canı koruması gerekiyordu.
Sonunda Sovieshu kalemi bıraktı, gözlerini kapattı ve başını kaldırdı. İmparatoriçe'nin bayıldıktan sonraki solgun yüzü aklına geldi. Yüreği taş gibi ağırlaştı ve içindeki endişe duygusu büyüdü.
Bu, doğru seçim miydi?
"Majesteleri."
Marki Karl'ın sesi onu düşüncelerinden ayırdı ve Sovieshu gözlerini açtı. Boşanma evraklarını bir zarfa koyduktan sonra zarfı balmumuyla mühürledi ve mührünü bastı. Mektubu, sanki mektup patlamak üzereymiş gibi hızla Marki Karl'a uzattı. Marki bunu iki eliyle kabul etti ama odadan çıkmakta tereddüt etti ve anlaşılmaz bir şekilde mırıldandı.
"Git, teslim et."
Marki Karl emri aldıktan sonra mırıldanmaya devam etti ve Sovieshu ona sorgulayıcı bir bakış attı. Marki cesaretini topladı ve konuştu.
"Majesteleri, bunu gerçekten yapmanız gerekiyor mu? Belki düşünmek için biraz daha zamana ihtiyacınız var..."
"Bunu zamanım olmadığı için yapmıyor muyum?"
"İmparatoriçe hâlâ genç. Kısır olup olmadığı hâlâ kesin değil."
"Ne kadar genç olsa da yıllardır bebek doğuramadı."
Sovieshu acı dolu bir ifadeyle gözlerini kapattı.
"Bebeğim olmazsa tahta geçecek sıradaki kişi Büyük Dük Lilteang olacak. Ancak gerçek şu ki, oğlu Sheir muhtemelen tahta çıkacak kişi olur."
"Genç Lord Sheir..."
Marki Karl konuşmayı bitiremedi.
Büyük Dük Lilteang hırslı bir adamdı ama kendi yeteneklerinin farkındaydı ve tahta pek ilgi göstermiyordu. Oğlu Sheir iyi bir çocuk olmasına rağmen zayıf iradesi onun kolayca etkilenmesine neden oldu. Sheir imparator olursa tarihin en kararsız hükümdarı olacaktı ve babası da oğlunun arkasında gerçek gücü elinde tutacaktı. Kolayca yolsuzluğa yol açabilecek bir durumdu.
"Ama Majesteleri, belki İmparatoriçe'nin yakında bir bebeği olabilir. Birkaç yıl daha bekleyebiliriz, eğer öyle bir şey yoksa yeni bir halef bulmaya çalışabilirsiniz."
"O yıllar geçene kadar ilk çocuğum büyüyecek. Ya ilk doğan, kendisinden çok daha küçük olan kardeşinin halef olması nedeniyle incinirse?"
"..."
Sovieshu elini salladı.
"Tıpkı söylediğim gibi. İmparatoriçe kısır."
Marki Karl sormadan önce tereddüt etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Remarried Empress (Yeniden Evlenen İmparatoriçe) TÜRKÇE ÇEVİRİ
Historical Fiction''Boşanmayı kabul ediyorum.'' Sovieshu yarı rahatlamış, yarı pişman bir ifadeyle bana baktı. Maskaralık mı yapıyordu, yoksa samimi miydi? Şu ana kadar iyi bir meslektaş ve mükemmel bir imparatoriçeydim. Hiç kavga etmemiştik; ta ki o onu getirene kad...
