Bölüme başlamadan önce aklımda kalmasın diye söylüyorum, Rashtanın üçüncü tekil şahısla konuştuğunu unutmuyorsunuzdur umarım. Herhangi bir cümleyi Rashta'nın mı söylediğini anlamadıysanız sorabilirsiniz. Belli bir süre sonra ayırt etmeye başlayacaksınız zaten.
Belli ki geçen gün kalemimi çıkardığımda mendilimi düşürmüşüm. Tüm odayı aradım ama mendilimi bulamadım. Her zamanki gibi işlerimi halletmek için merkez saraya gittim. Öğle yemeği için ise Batı Sarayı Bahçesi'ne gelmiştim.
''Bir şey olmaz. İmparatoriçe bu saatlerde burada olmaz''
"İmparatoriçe sarayın tamamına mı sahip sanki? Yalnızca İmparatoriçe'nin yatak odasına sahip."
"İmparatoriçe de sık sık bahçeyi ziyaret eder, o zaman neden Leydi Rashta da ziyaret edemesin?"
Yuva sandalyeme yaklaşırken kahkahalar ve konuşmalar duydum ve olup biteni gözlemlemek için çalıların hemen önünde durdum.Bir hizmetçi onu salıncak gibi iterken Rastha benim yuva sandalyemde oturuyordu. Diğer hizmetçi bir masa getirmişti ve hatta meyve bile kesiyordu.
"..."
Sıcak öfke göğsümü dağladı. Bu cariye hâlâ batı sarayının İmparatoriçe'nin mülkü olduğunu bilmiyor muydu? Hayır, eğer benden kaçıyorsa bunu biliyor olmalı. Hoşlanmadığım birinin benim sandalyemde eğlenmesine dayanamıyorum.
"Eh, İmparatoriçe asla bu kadar küçük bir yere gelmez. Rashta oturmazsa sandalye yalnız kalacak, değil mi?"
"Leydi Rashta...çok merhametlisiniz."
"Diğer genç hanımlardan çok farklısınız. Siz çok masumsunuz."
"Neden sadece ben?"
"Eh... soylular on yedi yaşında sosyeteye adım atarlar. Sosyetede hayatta kalamak istiyorlarsa kurnaz olmaları gerekiyor."
"Sosyetede çok fazla kavga ve ihanet varmış."
"Leydi Rashta, onlara bulaşmayın, yoksa sizi diri diri yerler."
Rashta gülümsedi, sonra döndü ve aniden beni gördü."A-ah, Majesteleri."
Rashta ayağa fırladı. Soylular hakkında kötü konuşan hizmetçiler de şaşkınlıkla geri çekildiler. Yeni atanan iki diğer nedime ise orada yoktu. İddiaya göre Rashta ile anlaşamıyorlardı. Ya Sovieshu ya da hizmetçiler tarafından geri gönderilmiş olmalılar.
Birkaç çalıyı kenara itip onlara yaklaştım, gözlerim yuva sandalyesine sabitlendi. Rashta ayağa kalktığında elbisesinin arkasında mendilimi fark ettim. Mendilimi yuva sandalyeme oturmak için kullanmıştı. Rashta bakışımın yönünü görünce aceleyle konuştu.
"Bu sandalye çöp değil Majesteleri. Çok güzel."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Remarried Empress (Yeniden Evlenen İmparatoriçe) TÜRKÇE ÇEVİRİ
Historical Fiction''Boşanmayı kabul ediyorum.'' Sovieshu yarı rahatlamış, yarı pişman bir ifadeyle bana baktı. Maskaralık mı yapıyordu, yoksa samimi miydi? Şu ana kadar iyi bir meslektaş ve mükemmel bir imparatoriçeydim. Hiç kavga etmemiştik; ta ki o onu getirene kad...
