Bölüm 59

1.1K 122 10
                                    

Bilge Kralın sarayına varana kadar o kadar evham ve kaygı yaşamıştı ki kendisini birkaç rahatlama egzersizi ile sakin kaldı.

Sonunda araba durduğunda derin bir nefes alarak kapının açılmasını bekledi.

Kapıya kadar nasıl gittiğini, merdivenleri nasıl çıktığını bilmiyordu. Endişe dolu, karışık bir zihne sahipti. Sürekli arkasını dönerek Andrew geldi mi kontrol etmekten birkaç kere düşme tehlikesi yaşadı.

Muhafızların olduğu büyük kapıya vardığında onu ve tüm misafirleri karşılamak için bekleyen hizmetliler eğilip reveransla,"Merhaba leydim,"dedi. Uzun boylu olan sarışın kız,"Buyrun,"diyerek kralın hazırlattığı maskeyi uzattı. Bilge yüzünün yarısını kapatan maskeye hüzünle baktı. Sadece gözleri kapanır sanıyordu ama yüzünün yarısı ve kaşlarının yukarısı bu maske yüzünden değil seçilmek görünmezdi bile.

Andrew neden onu böyle bir balo için zorlamıştı ki?
Ah! Tabii, onu da kral zorluyordu.

Koca, şişko, aç gözlü ve uçkuruğuna düşkün kral.

Titreyen eliyle maskeyi aldı ve küfür etti. "Siktiğimin kralı," Türkçe konuşmuştu. Hizmetliler anlamayarak birbirlerine baktılar ancak ağızlarını açamadılar korkudan.
Yarısı kelebek kanadı şeklinde olan, altın ve zarif taşlarla çevrili, lacivert üstü sarı desenli, gerçekten etkileyici maskeyi alarak yüzüne yavaşça yaklaştırdı. Muhafızın teki kızın arkasına geçerek maskeyi takmasına yardımcı oldu sonrasında hemen başını eğdi ve tüm hizmetliler aniden, aynı anda eğilerek reverans verdiler.

Bilge,"Teşekkür ederim."diyerek yutkundu. Ağır bir maskeydi yüzündeki. Bilge gerçek altından mı acaba diye düşündü. Sonra tekrar küfür etti. Köylülerin, Londra da yaşayan kişilerin durumlarını görmüş onlara elinden geldiğince yardım etmeye çalışan biri olarak Kral ve Kraliçenin bu savurganlığından nefret etmişti.

 Köylülerin, Londra da yaşayan kişilerin durumlarını görmüş onlara elinden geldiğince yardım etmeye çalışan biri olarak Kral ve Kraliçenin bu savurganlığından nefret etmişti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Kapıdan girdiğinde ilk başta uzun bir koridor ve kırmızı halının üzerindeki saçılmış sarı güller ilgisini çekti.
Tavandan sarkan kelebek şeklinde altın renkli avizemsi dekorlar Bilge'yi gerçekten de etkilemiş olacaktı ki birkaç saniye durup inceledi genç kız.

Onu yönlendirmek için yanına koşan uşak ile kendisine geldi, yaşlı adamın gösterdiği koca salona doğru ilerledi.

Gerçekten de filmlerde izlediğinden bile ihtaşamlıydı. Kocaman bir orkestra, sürekli koşuşturan hizmetliler, birbirleriyle gülüşen insanlar, dans edenler, atıştırmalıkların çeşitliliği...

Dans edilen yer masalarla çevrili koca bir alandı.
Herkes istediği yere oturabiliyor muydu acaba?

Bilge salona girdiğinde ona bakan insanları hissedebiliyor ancak göz teması kurmuyordu.

En çok erkekler ona bakıyordu.

Özellikle, göğüslerine...

Lordların maskesi de yine altın renginde desenliydi. Siyah ve müzik notaları ile süslenmiş, yüzlerinin neredeyse tamamını kapatıyordu.

Taş yürekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin