Taş yürek

Özel Bölüm

Bilge kocasının yanına oturup,"Helva kavurduk Alfonso ile."diye fısıldadı.

Andrew yüzünü buruşturdu. "Ne yaptınız?"

Bilge kocasının o güzel gözlerine baktı."Helva. Türk tatlısı,"

"Neden ölünün arkasından ziyafet yemeği yaptın?"genç adam hiç anlamıyordu bazen karısının kültürünü,

Gerçi,

Andrew karısını da anlamıyordu ki.

Bilge iç çekti,"Türk geleneği bu." Göz devirecekti. "Helvanın kokusuyla ölünün ruhu helvayla ise biz besleniriz."

Andrew iç çekti,"Bilge,"dedi ve karısına döndü. "Rosa öldü. Katherine 'in hali ortada. Odaklanamıyorum güzelim. Bana bunları sonra anlatsan olur mu?"

Bilge elini adamın yanağına götürdü ve okşadı,"Üzgünüm."dedi gözlerine bakarak,"Benim hatam." Uzandı ve yanağına ufak bir öpücük kondurdu.

Andrew iç çekti ve kız çekilicekken bir tane de o öptü.
Bilge kocasının yaptığı bu hareketle sevinç dolu bir şekilde Güneş 'in yanına gitti.

Güneş,"Gülme Bilge, cenazedeyiz ya."dedi.

"Biliyor musun?"diye baktı arkadaşına Bilge. "Bazen iyiki geçmişe geldik diyorum."

Güneş tek kaşını kaldırdı,"Hayatının aşkını buldun diye mi?"

Bilge kafasını iki yana salladı,"Bizim zamanımızda ben evde kalıyordum Güneş. Yirmi beş yaşına gelmiştim bir tane sevgilim olmamıştı."

Güneş arkadaşının dediği ile başladı gülmeye.
Önce kıkırdadı, sonra arkadaşı ciddi mi diye birkaç saniye bekledi. Salon durmak istedi ancak kahkahasını engelleyememişti.

Andrew ve Edward kafasını çevirip ona bakınca bunu fark ederek boğazını temizledi ve "Üzgünüm,"dedi. Sonra Bilge'ye dönüp,"Sen delisin gerçekten ya."diye gülümsedi.

Bilge omuz silkti. "Yalan mı hayatım, boku yemiştim."

Güneş kafasını onaylamayan bakışları ile iki yana salladı.

"Böyle deme, ama hakkın da var. Kocalarımız standartın üstünde insanlar. Hem de çok üstünde."

Onlar konuşurken sarışın adam abisine,"Andrew,"dedi. "Rosa'nın doktor raporunu okudun mu?"

Andrew tek kaşını kaldırdı ve,"Neden?"diye sordu.

"Kalbi."dedi Edward elini kendi kalbinin üstüne koyup. "Sökülüp alınmış."

Andrew şaşkınlıkla kaşlarını kaldırdı.
Rosa'nın kalbini mı çıkartmıştı katil?

Edward devam etti. "Tek tek tırnakları ve,"yüzünü ekşitti. "Midemi ne kadar bulandırdığını anlatamam, detayları okudukça insan geriliyor. Beyninin yarısı yokmuş."

Andrew her duyduğu ile şaşırıyordu.

"Bunu niye yapmışlar ki?"

Edward omuz silkti,"Büyü? Belki yani."

Andrew kaşlarını çattı,"Bu konuyu kapatman gerektiğini sana yıllar önce söyledim Edd. Kes artık siktiğimin çenesini."

Edward,"Ben karın yaptı demiyorum ki!"diye çıkıştı. "Bilge, İskoç soyundan geliyor. İskoçlar kaçık bir avuç ucubeden öte değil. Onun bu küçük sırrını bilen bir aile üyesi böyle bir şey yapmış olabilir. "

Andrew,"Sherlock bu işin çaresine bakacaktır."dedi ve iç çekti. Bilge ile Güneş 'e baktı. "Karımın böyle lanet bir soydan gelmiş olmasına bazen inanamıyorum."