Taş yürek

Bölüm 90

Bilge ona dalga geçer gibi günaydın diyen kocasına kısa bir an öfkeden cayır cayır yanarak baktı ve kafasını hafifçe iki yana sallayıp kendisine gelmeye çalıştı.

"Merhaba Leydi Diana."dedi hafif bir tebessüm ile.

Diana kadına yapmacık gülümsemesi ile gülümsedi.

Bilge o an puanını verdi.

Bu kadın Jennifer'dan daha usta bir oyuncuydu.

"Merhaba leydim, lordumuzu düello öncesi ziyaret etmek istedim."

Bilge adamdan uzağa oturdu bilerek.

Neler olacağını ve onun bu hamleyle ne yapacağını izlemek istedi.

"Ne iyi ettiniz."

Diana kafasını salladı. "Siz nasılsınız Leydim."

Bilge,"Bugün biraz fazla yorgundum Leydi Diana."dedi. "Sadece dinlenmek istedim ancak gelin görün ki," kibarca ve alayla kıkırdadı.

Kafasını çevirip çaprazında ki Andrew 'e baktı.

Genç adam kaşlarını kaldırmış, yüzündeki şaşkın tebessüm ile onu izliyordu.

"Bir şey mi oldu lordum?"diye sertçe sordu.

Andrew daha da şaşırdı,"Hiçbir şey olmadı leydim, sadece o kadar güzelsiniz ki güzellik uykusuna ihtiyacınız bile yok."

Diana,
Hayatında ilk kez Andrew Albert Windsor'un bir kadına başkalarının yanında iltifat ettiğine şahit oldu.

O başkası da kendisiydi.

Ve bu kalbini,
Çok kırdı.

Bilge,"Teşekkür ederim Lord Andrew."dedi soğukça. "Çok incesiniz."

Tekrar Diana'ya döndü. "Ne yer ne içersiniz? Lütfen çekinmeyin, ah gerçi unutmuşum Leydi Diana." Kafasını iki yana salladı,"Zaten öyle bir şey yapmıyorsunuz."

Diana şaşırdı.

Andrew gülmemek için kafasını başka yöne çevirerek dudaklarını birbirine bastırdı.

Kızıl saçlı kadın,"Leydim beni mazur görün ancak ismimin telaffuzunu ikidir yanlış yapıyorsunuz daha fazla bu eziyete dönüşmesin."dedi. "Diyana değil, Deyana."

Bilge,"Ah çok üzgünüm Deyana. "Dedi ismini bastırdı. Andrew," Leydi Daisy -"demişti ki kızgınlıkla ona dönerek Türkçe bir şekilde,"Sen sus lan."dedi.

Andrew kaşlarını çattı. Diana şaşırdı.

"Anlamadım leydim?" Bilge'yi uyarıyordu konuşurken.

Bilge,"Üzgünüm Lord Andrew."dedi. "Bir anlık karmaşa. Bak sen şu işe öyle değil mi?"

Diana,"Evet, neyse."diyerek Olivia ile göz göze geldi. "Olivia, ılık sütün var mı canım?"

Olivia kafasını sallayıp,"Var leydim, hemen getireyim."dedi ve Bilge ona öldürecek gibi bakıyor mu kontrol etmek için kendi leydisine baktı.

Leydi Bilge kocasına öldürecek gibi bakıyordu.

Olivia kurtulmuştu.

Andrew ona karşı olan bakışların farkında oturduğu yerde rahatsızlıkla kendisini dikleştirdi ve boğazını temizledi.

Leydi Diana,"Leydim, bir soru sormak istiyorum, izniniz olursa."dedi.

Bilge kafasını tekrar ona çevirdi. "Dinliyorum."

"Kendinizi kötü hissediyor musunuz Leydi Daisy?"dedi Diana ciddileşerek.

Bilge anlamadı,"Sebep?"