FİNAL

1.3K 151 98
                                    

Ayyy,
Sizler iyi ki yanımda oldunuz.

Ben Taş Yürek hikayesine bölüm bile yazmıyordum. Ne hikaye ilerliyor gibi hissediyordum ne de kurgu. Çünkü biliyorsunuz sonda patlatmak gerekiyordu ve aşırı bunaltıcı geliyordu.

Ama sizler kitabı tekrar dirilttiniz.

ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM.

YANIMDA, YORUMLARIYLA, OYLARIYLA OLAN HERKES.

İYİ Kİ VARSINIZ.

BİTTİ ARTIK.

BEN DE TEŞEKKÜR EDERİM,
SİZLERİ SEVİYORUM.

IŞIL.
**

O günden sonra, Süleyman Osmanlı 'da kendisine yeni bir hayat kurmak için yolculuğa çıktı.

Bir şey yaptığı yoktu ancak kızının mutluluğunu bozmaktan çok korktu.

Onun yerine, zamanda ilk yolculuk yaptığı zamanlar ortada olmasa da Gracia var diye gelen tüm evlilik tekliflerini reddetmeyi kesmiş, kadınlara bir şans vermenin doğru olduğunu düşünmüştü.

Süleyman gittikten sonra Olivia, yemek yiyen lord ve leydilerinin yanına korkuyla geldi.

"İSA AKLIMI KORUSUN!"diye konuştu korkuyla.

Bilge kafasını kaldırıp,"Ne oldu?"dedi.
Andrew, Edward, Güneş, Katharine ve Kaan Olivia'ya baktılar.

Olivia elindeki tahta ve parşömen parçasını gösterip,"Lordum, odanızı temizlerken bulduk. Size kötü dua yapmışlar!!!"

Bilge dona kaldı.

Güneş anlamadı. "Kötü dua ne?"

Edward iç çekti,"Büyü, sevgilim."

Andrew ağzındaki lokmayı sakinlikle yuttu. "Git ve yak onu Olivia."dedi. "Artık yatak odama ve çocukların odasına da kimseyi sokma. Ekstra güvenlik önlemleri al."

Yaşlı kadın hızla kafasını salladı. "Tamam lordum."

Kaan,"Kathy,"dedi karısına.
Katharine kafasını ona çevirip baktı,"Efendim?"

"Sana ne oldu? Lütfen asma yüzünü karıcım. Herkes sebebini anlamadığım bir şekilde gergin zaten."

Katharine fısıldadı,"Bilmiyorum ki, Bilge filan mutsuz olunca bende oldum nedense."

Andrew birden durgunlaşan karısının uzanarak elini tuttu. Vincent, ve Valeria bebek masasında uyuya kalan William 'ın aksine çok enerjiklerdi.

Atilla ise onları izleyerek gülüyordu.

Bilge elindeki elle kafasını kaldırıp kocasına baktı.
Andrew direkt olarak masadakilere bakıyor, sert bir duruş içindeydi. "Size bir haberimiz var."dedi gür sesiyle. "Olivia, git Alfonso'yu çağır."

Olivia kafasını sallayıp koşarak mutfağa gitti ve biraz sonra tombul aşçı ile birlikte yemek salonuna girdi.

Edward merak etti. "Kötü bir şey yoktur umarım."

Andrew güldü,"Güzel bir haber. Bence çok güzel bir haber hatta."

Güneş Bilge'ye baktı. Arkadaşının yüzünde birkaç gündür felaket durgunluklar vardı.

Eskiye nazaran neredeyse hiç konuşmuyordu.

Ve gülmüyordu da.

"Bilge hamile."

Alfonso,"Mio Dio!"diye mutlulukla bağırırken Olivia,"Tebrik ederim LEYDİM,"dedi anne edasıyla.

Edward kahkaha attı Güneş sevinçle ayağa fırladı.

Taş yürekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin