Taş yürek

Bölüm 83

Andrew, Edward ve Flora'yı yolcularken,"Sen dur."diyerek Katherine 'in kolunu tuttu ve kendisine çekti.

Katherine,"Lordum,"dedi şaşırarak.

Bilge uyuyan oğluyla rahattı. Her şeyi izleyebiliyordu. Andrew,"Seni ben misafir etmek istiyorum."dedi.

Katherine,"Onur duyarım lordum."dedi Andrew 'in kolundaki eline elini koyup sevgiyle sıktı.

***
Bilge yatakta uzanmış üstünü çıkartan kocasını izliyordu. "Yakışıklı adamsın"dedi cilveyle.

Andrew eliyle saçlarını tam dağıtıyordu ki karısından beklemediği iltifatına kaşlarının altından baktı. "Ne?"

"Çok yakışıklısın."diyerek omuz silkti Bilge.

Andrew çapkınca sırıttı.

"Vay canına," Bilge adamın çıplak göğsüne baktı. "Baya yakışıklısın."diye mırıldandı büyülenmiş gibi.

Andrew kızı çıldırmak ister gibi elini sırtına atıp Bilge'nin tırnak izlerini, kabuk tutmuş ufak yaralarını, yavaşça kaşıdı.

Bilge adamın gerilip şişen kaslarına hayranlıkla baktı. Sonra yutkundu.

Andrew kızın boynundaki tırnak izlerine baktı. Kustuğu gece Bilge kendisini de tırnaklarıyla yaralamıştı.

Bilge adamın kısık gözlerle boynuna baktığını fark ederek ince askılı geceliğinin açık bıraktığı gerdanına elini götürüp yaralarına dokundu.

Andrew,"Tırnaklarını ikimizin de iyiliği için kesmeliyiz."dedi. Bilge yanına gelen adama,"Kestim ben."dedi. Andrew yorganın içine girip, yatağın soğukluğu ile titredi.

Bilge,"Üşüdün mü?"diye sordu.

Andrew yastığa kafasını koydu."Ben soğuğu severim."

Bilge gülümseyerek,"Ben sevmem."dedi.

Andrew kızın imasını anladı,"Gel o zaman ısıtalım seni," keyifle Bilge'ye döndü ve elini kızın beline atarak vücutlarını birleştirdi. "Ben seni ısıtırım."

Bilge adamın göğsüne bir öpücük kondurdu,"Teşekkür ederim prensim."dedi. Elini adamın cayır cayır yanan gövdesini okşadı

Andrew küfür etti,"Yorgunum ve uyumak istiyorum."

Bilge anlamadı. Yaptığından bir haber kafasını adamın boynuna gömdü ve tırnaklarını yavaşça sürttü. "Uyu o zaman,"diye mırıldandı.

Andrew küfür etti tekrar ve biraz düşündü. Aklına kızı kızın silahı ile vurmak geldi. Elini yavaşça Bilge'nin vücuduna, ince geceliğinden hissettiği o bedene sürterek göğüslerine çıkarttı ve zaten geniş olan açık yakasında durdu. Bilge uykulu uykulu mırıldandı. Andrew kız elini sırtına sürte sürte çıkartınca sabır dileyerek yakasındaki elini yavaşça göğüslerine kaydırdı ve Bilge gözlerini belerterek "Andrew!"diye ayrıldı adamdan. "Uykum var diyorsun yaptığına bak ya!"

Andrew şaşkınlıkla,"İsa aklımı korusun."dedi. Bilge kaşlarını çatmış kollarını göğsünde birleştirerek sinirle bakıyordu.

"Burada uyumaya çalışıyorum."

Andrew kaşlarını kaldırarak,"Sen ciddi misin?"diye sordu. "Bana ne yaptığının farkında değil misin?" Gözlerini açtı,"Ellerin uslu durmuyor! Tanrı aşkına şu halime bak!"

Bilge adamın elinin gösterdiği erkekliğine kafasını yavaşça eğdi ve,"Sadece sarıldık!"diye şaşkınlıkla bağırdı.

Andrew somurttu. "Bilge,"dedi. "seni gerçekten ısırırım."