38 - Lanetli Kadın

227 9 13
                                    

1 Hafta Sonra.

Bir hafta boyunca Anıl'la birlikte Yağmur'la ilgilenmiş, bizimleyken iyi vakit geçirmesi için elimizden geleni yapmıştık.

Anıl'ın işe gittiği vakitlerde biz evde çoğunlukla oyunlar oynayıp film izliyorduk.

Anıl'ın gelmesine yakın vakitlerde ise Yağmur'un internetten seçtiği yemek tariflerini deniyorduk.

Geceleri Yağmur'un yanında uyuyor, sabahları ise Anıl'ın yanında uyanıyordum. Son birkaç gece Anıl'ın yoğun ısrarlarından dolayı üçümüz birlikte yatak odasında yatmıştık. Anıl Yağmur'un annesinin Defne Abla'nla Anıl Abi'nin yatağında yatma derken başka bir şeyden bahsettiğini açıklamaya çalışmış, o Yağmur'u ikna etmeye çalışırken bense gülme krizine girmiştim. Annen aramıza girmemen için öyle dedi! Defne Abla'n senin yanında yattığında da aynı şey oluyor! dediğinde kendimi tutamamıştım.

Bugün ise kendimi oldukça durgun hissediyordum. Yarın sabah Yağmur'u babasıyla annesi almaya gelecekti ve bu birlikte geçirdiğimiz son gündü.

Ona çok alışmıştım.

Yağmurlara veda etmekten nefret ediyordum.

Mavi.

Yağmur.

Okan.

"Anıl Abi'ye sürpriz yapalım lütfen!" Bakışlarımı sabahtan beri ısrarla aynı şeyi isteyen masum çocuğa çevirdim. "Kliniğe gidelim! Hem çok merak ediyorum, nasıl bir yer olduğunu!"

Klinik.

Klinikte geçirdiğim son gün aklıma geldikçe çığlık atmak istiyordum.

"Başka bir şey yapsak..." dediğimde yüzüne yerleşen hüzün kalbimi sızlattı. "Tamam... Gidelim kliniğe." Kocaman gülümseyerek kollarını boynuma doladı.

"Teşekkür ederim Defne Abla!" Sarılışına sıkıca karşılık verdim.

Gözümden bir damla yaş aktı.

"Bana anne der misin?"

Dudaklarımdan istemsizce dökülen sözler ellerimin titremesine sebep oldu.

"Efendim?" dedi Yağmur şaşkınca. Kollarımın arasından çıktı ve yüzüme baktı. "Neden ağlıyorsun Defne Abla? Ağlama lütfen..." Küçük elleriyle göz yaşlarımı sildiğinde boğazımdan bir hıçkırık koptu. "Anıl Abi'yi arayalım. Öyle demişti! Defne Abla'n ağlarsa beni ara demişti!" Başımı hızla iki yana salladım ve göz yaşlarımı sildim.

"Hayır hayır! Gerek yok..."

"Tamam... Dayan tamam mı? Kliniğe gidelim hadi. Anıl Abi siler göz yaşlarını!" Buruk bir gülümseme peydahlandı yüzümde. Başımı salladım.

●●●

Klinikten içeri girdiğimizde bütün gözlerin üzerimde olduğunu hissediyordum.

"Anıl Abi'nin odası nerede?" diye sordu Yağmur heyecanla. Elimle Anıl'ın odasının kapısını gösterdim.

"İşte burası... Müsait mi bilmiyorum ama. Gel soralım." Başını salladı ve ben Ceren'in masasına doğru ilerlerken beni takip etti. Derin bir nefes aldım.

"Hoş geldiniz, Defne Hanım." dedi Ceren. En az benimki kadar gergin bir gülümseme takınmıştı yüzüne.

"Hoş buldum... Anıl-"

"Defne?" Duyduğum sesle gözlerimi sıkıca yumdum. Gözlerimi açtığımda karşımda Gökalp vardı.

"Selam..." dedim rahatsızca yerimde kıpırdanırken.

KOMŞU ÇOCUKWhere stories live. Discover now