46 - Aşk

252 9 12
                                    

"Teklifimi reddet! Ben de yoluma bakayım!" Kaşlarım havalandı.

"Bu mu sorunun?! Teklifini reddetmedim diye seninle evleneceğime dair bir umudun mu var?!'' Öfkeyle güldü.

"Bu kadar konuşacağına reddet! Hayır de!"

"Demiyorum!"

"Neden lan, neden?!"

"Çünkü karın olmak istiyorum!"

Oda aniden sessizliğe büründü.

"Efendim?" dedi afallamış bir şekilde.

En az Anıl kadar şaşkındım.

"Efendim?" diye mırıldandım.

"Ne dedin?"

"Ne dedim?" Buradan nasıl döneceğim hakkında hiçbir fikrim yoktu ve deli gibi korkuyordum.

"Defne... Sen ciddi misin?"

"Hangi konuda?" Sesim kısık çıkmıştı.

"Az önce... Söylediğin şey konusunda."

"Ne söyledim ki?"

"Benim... Karım olmak istediğini söyledin ya." Saçma sorularıma itinayla cevap vermesi işimi oldukça zorlaştırıyordu.

"Öyle mi dedim ya? Sanki tam öyle demedim... Gibi geldi bana." Gülmeye çalıştım.

"Öyle dedin..."

"Yani... Günün birinde... İsteyebilirim... Anlamında. Yani uzak gelecekte... Neden olmasın anlamında." Kaşları havalandı. Hafifçe güldü.

"Uzak gelecekte?"

"Hı hı."

"Neden olmasın anlamında?"

"Hı hı."

"Günün birinde?"

"Hı hı."

"Karım olmak istiyorsun?"

"Hı hı." Gözlerim kocaman açıldı. "I-ıh! Tam öyle değil!"

"Defne çırpınma..." dedi, deli eden bir gülümsemeyle.

"Söylediğim şeyi unut." dedim telaşla.

"Mümkün değil." Bana doğru birkaç adım atıp aramızdaki mesafeyi azalttı. Bir elimi tuttu ve avuç içimi sol göğsüne bastırdı. "Bak." Kalbi avucumun içinde deli gibi atıyordu. "Mümkün mü sence?"

"Neden bu kadar hızlı atıyor?" dedim şaşkınca. Güldü.

"Sen söyle..." Başımı iki yana salladım. Gözlerim dolmuştu.

"Bu konuşmayı burada bitirelim. Lütfen Anıl..."

"Sırf sen duymak istemiyorsun, görmek istemiyorsun diye... Bazı şeyler yok olmuyor."

"Anıl..." Sesim yalvarır gibi çıkmıştı.

"Eğer seni zorlamam gerekiyorsa... Zorlarım Defne. İstediğin buysa yaparım. Karın olmak istiyorum dedin amına koyayım... Nasıl döneyim şimdi buradan ben?"

"Öyle bakma bana... Çok korkuyorum." Burukça gülümsedi.

"Ben hep böyle bakıyordum, Defne. Göremeyen sendin..." Gözlerimden birkaç damla yaş aktı.

"Aşık olacağın son insan olduğumu söylemiştin!" dedim sitemle. Güldü.

"Senden etkilenmediğimi de söylemiştim? Her dediğime inanıyor musun gerçekten?" Ellerimi yüzüme kapattım ve ağlamaya başladım. Birkaç saniye içinde kollarını etrafıma sardığını hissettim. Başımı omzuna yasladım. "Defne..."

KOMŞU ÇOCUKWhere stories live. Discover now