162 - "Seni Seçtim Pikachu."

297 8 24
                                    

"Ayrılmış gibi yapsak..." diye mırıldandı Defne. Kollarımın arasında mayışmasına rağmen bir türlü susmak bilmiyordu. Saatlerdir bir çıkış yolu bulmaya çalışıyordu. Üstüne bir de 'saçlarımı sev, parmaklarımla oyna' gibi direktifler veriyordu. Onu cevapsız bırakıp tek tek bütün parmaklarını öptüğüm sırada "Olmaz mı aşkım?" dedi. "Hayatımda kimse yokmuş gibi... Seninle gizli yaşarız-"

"Olmaz aşkım." dedim direkt. Bileğine bastırdım dudaklarımı.

"A-Ama neden? Dinlemedin ki bile-"

"Ben Tekin'in annesi olmanı istiyorum. Bulut'un babası olmak istiyorum. Gizli saklı yapamayız bunları... Mesela ben yüzüğümü takmanı is-"

"Bulut babasına yalan söylemez... Doğru." diyerek anında değiştirdi konuyu. Ne zaman yüzük veya evlilik mevzusunu açsam aynı şeyi yapıyordu. Bana çok kırıldığının farkındaydım ancak beni böyle geçiştirmesi, sanki benimle bir daha o yola girmeyecekmiş gibi davranması canımı çok yakıyordu. Sokuldum boynuna. Öpücüklere boğdum onu.

"Nikâhı gizleriz istersen..." dedim uysal bir sesle. Cevap vermedi. "Nasıl istersin?"

"Uykum geldi çok... Saçlarımı okşasana..."

"Yalvarmamı istiyorsan yalvarırım sevgilim..." dediğimde dolu dolu baktı bana. İçim gitti. "Ne olur ağlama ama..." dedim. "Yapma bana bunu." Burnumu burnuna sürttüm. "Çok pişmanım Defne-"

"Evlenebileceğimizi sanmıyorum Karan." diye fısıldadı.

"O ne demek güzelim-"

"Anıl kesin öğrenir. Anlar bir şekilde... Ben gizleyelim diyorum sen evlilik diyorsun Karan... Evlensek ne olacak? Aynı evde yaşayamayacağız bile-"

"Gizlemeyi kabul etmedim ki." dedim çocuk gibi omuz silkerek. "Sanki o konuda uzlaşmışız gibi davranma..."

"Karan bir şekilde orta yolu bulmalıyız ama... Yoksa... Ayrılmak zorunda-"

"O ihtimâli bir sikip atar mısın kafandan?" diye çıkıştım. "Pardon." diye ekledim hemen. "Küfür etmek istemedim..."

"Uyuyalım mı biraz?" dedi yorgun çıkan sesiyle.

"Duymayı beklediğim bir cümle var ama... Aksi takdirde gözüme uyku girmez."

"Bakma öyle kedi gibi..." derken küpelerimle oynamaya başladı. "Karan ben... Ben atamıyorum sana olan kırgınlığımı üzerimden."

"Ne yapabilirim sana kendimi affettirmek için?" dedim tüm ciddiyetimle. "Bir şey söyle... Hemen yapayım." Omuz silkti. Göğsüme sokuldu. "Yalvarırım Defne, hadi bir şey söyle. Beni bilinmezlikte bırakma." Dudaklarını köprücük kemiğime bastırdığında iç çektim. "En azından ne düşünüyorsun, onu söyle... Bileyim."

"Bir süre... Evlilik düşünmüyorum Karan." dediği an göğsümde bir sıkışma hissettim. Nefesim kesildi sanki. Canım çok acıdı. Hiçbir şey söylemedim. Ağzımı açıp da çocuk gibi ağlamaktan korktum. Sarıldım Defne'ye. Onu kaybetmekten korkar gibi sarıldım. O da bana sarıldı. "İyi geceler..." diye fısıldadı. Saçlarından öptüm sayısız kez. Sesimi toparlayabilmek için zaman kazanma çabamdı bu.

"İyi geceler bir tanem." dedim en nihayetinde. Ne kadar çabalasam da tir tir titremişti sesim.

●●●

Çooookkk özür dilerim!
Gelemedim After Partye!
Bir işim çıktı da...
Umarım çok eğlenmişsinizdir.

Çağrı: Kanka işine şahit oldum :D
Karan'ın kucağında arabaya taşınıyordun.

Okan: Barış'ı en mutlu gününün ortasında terk edip gittiğine inanamıyorum Defne.

KOMŞU ÇOCUKWhere stories live. Discover now