64 - Defne Ulubey (Sezon Finali Part II)

196 10 25
                                    

Sezon Finali Part II

Çaldığım kapının açılmasıyla Mert'in beni kollarının arasına alması bir oldu. Gülerek kollarımı boynuna doladım.

"Kocaman olmuşsun." dediğinde gözlerimi devirdim.

"Üç gün önce görüştük daha!" Kollarını belimden ayırdı ve saçlarımı karıştırdı. Şefkat ve muzurluk dolu bakışlarına karşı gülümsemeden edemedim.

"O zaman yirmi üç yaşında değildin." İğrenç esprisine karşılık kusuyormuş gibi mimikler yapmamla kahkaha attı. Kolunu omzuma attı ve yanağımı sıktı. "Abiye öyle hareketler yapılmaz kızım." Sırıtarak yanağını öptüm. "İyi ki doğdun Limon Kafa." Kaşlarım çatıldığında gülümsemesi büyüdü. "Anıl anlattı."

"İyi ki doğdun!" Gözlerimi Elif'in sesinin geldiği yöne doğru çevirdim. Elinde kocaman bir pasta tutuyordu. "Tamam. Bu kadar şov yeter. Aşkım şu pastayı al." Mert gülerek Elif'in elinden pastayı aldığında aramızdaki mesafeyi kapatarak kollarımı sıkıca boynuna doladım.

"Teşekkür ederim..." Yanaklarıma kocaman öpücükler bırakıp geri çekildi ve elimden tutarak beni kanepeye doğru çekiştirdi. Mert pastayı orta sehpaya bırakıp mutfağa doğru ilerlerken Elif de yanımdaki yerini almıştı. "Şey..." Mahcup bir tavırla cümleme başladığımda kaşları çatıldı. "Anıl neden yok?" İfadesi yumuşadı ve dudakları iki yana kıvrıldı.

"Bilmem..." Muzur gülüşüne gözlerimi kısarak baktım. Aklıma gelen şeyle heyecanla gülümsedim.

"Yoksa bana sürprizi mi var?!" Elif kahkaha atarken Mert gözlerini devirerek karşı koltuğa geçmişti.

"Sevgilim otuz saniye olmadı daha be."

"Tahmin ediyordur zaten! Anıl bu hem... Başka ne olacak?"

"Sürpriz ne peki?!"

"Bilmiyoruz." İnanmadığımı belli eden bakışlarımla karşılaştığında ellerini havaya kaldırdı. "Gerçekten. Gidince görürsün."

"İyi peki madem..." Sevimli olduğuna inandığım bakışlarımı Mert'e doğru çevirdim. "Doğum günü kızına içecek bir şeyler yok mu?" Mert gülerek ayağa kalktı.

"Hay hay efendim..." O mutfağa doğru ilerlerken hızla Elif'e doğru döndüm.

"Dosyayı açtın mı?" Başını iki yana salladı. "Elif... Çok heyecanlıyım. Bak." Elini tuttum ve deli gibi çarpan kalbimin üzerine koydum.

"Sakin ol... Belki de-"

"Önemli değil. Dosyada ne yazdığı önemli değil. Benimle gelecek."

"Ne?" dedi şaşkınca. "Emin misin? Konuştunuz mu?"

"Hayır... Ama Okan'la konuştum."

"Okan'la mı?" Başımı onay verircesine salladım. O sırada Mert elinde bira şişeleriyle içeri girmişti. Şişeleri önüme bırakıp koltuğuna geri yerleşti.

Elif'in önüne şişe koymamasıyla burukça gülümsedim.

Hamileydi.

Ben hamile değildim.

Biramdan kocaman bir yudum aldım.

"Teşekkür ederim." dediğimde gülümsedi.

"Okan'la mı konuştun?" Sesi gergin çıkmıştı.

"Evet."

"Ne konuştunuz?" Elif de Mert de merakla yüzüme bakıyordu.

"Doğum günüm için aramış..." Derin bir nefes aldım. "Her şeyin yolunda olduğunu söyledi. Beni atlatmış... Hatta gidişimden oldukça memnun. Bana teşekkür etti." Elif tedirgin bir şekilde ellerimi tuttu.

KOMŞU ÇOCUKWhere stories live. Discover now